Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Büyük Çamlıca Camisi Külliyesi'nde yer alan Milli Saraylar İslam Medeniyetleri Müzesi'nin açılış töreninde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazını Büyük Çamlıca Camisi'nde kıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğle saatlerinde Üsküdar Kısıklı'daki konutundan Büyük Çamlıca Camisi'ne geçti. Burada cuma namazını kılan Erdoğan, cemaate hitabında, başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedi azaptan kurtuluş olan mübarek ramazan-ı şeriflerini tebrik etti. Bugün ikinci cumayı birlikte icra ettiklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Rabb'im inşallah daha nice cuma bayramlarında bizleri bir arada yaşamayı, bir arada cuma bayramlarımızı tesit etmeyi nasip etsin. Malum dünyadaki gelişmeler ortada. Bütün bu gelişmelerle birlikte, tabii bize düşen farklı bir durum söz konusu; o da bizim bir olmamız lazım, beraber olmamız lazım, kardeş olmamız lazım ve birbirimizi de sadece ve sadece Allah için sevmemiz lazım."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Büyük Çamlıca Camisi'nin bugün farklı bir durum yaşadığına işaret ederek "İslam Medeniyeti Müzesi olarak camimizin külliyesi içinde senede bir veya iki kere elimizdeki çok önemli objeleri inşallah burada sergileyeceğiz. Burada Topkapı Müzesi olsun, değişik yerlerdeki bu eserler aynı zamanda Büyük Çamlıca Camimizin müze kısmında tüm Müslümanların hizmetinde olacaktır." diye konuştu.
Erdoğan, Allah'ın ramazan-ı şerifi nasip ettiği gibi Ramazan Bayramı'na kavuşmalarını da kendilerine lütfetmesini diledi.
Kitap Fuarı açılışına katıldıCumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Büyük Çamlıca Camisi avlusunda gerçekleştirilen 39. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı Açılış Töreni'ne katıldı.
Açıklamasından satır başları:-Bu müzede senede 1 veya 2 kez elimizdeki tüm objeler sergilenecek. Salgın sebebiyle iki yıl ara verilen fuarlarımızın yeniden başlamış olmasından memnuniyet duyuyorum.
-Salgın nedeniyle ara verilen kitap fuarlarının yeniden başlamasından memnuniyet duyuyoruz. Bizim medeniyetimiz 'Oku' emrinin üzerine inşa edilmiştir.-
-Ecdadın kalem kılıçtan keskindir sözü okuma ve yazmaya verdiği önemi işaret eder. Ülke ve millet olarak beka mücadelesi yürüttüğümüz asırlarda sadece topraklarımızı geride bırakmakla kalmadık aynı zamanda kültürel bir çoraklıkla da karşı karşıya kaldık. Uzunca süre devam eden Türkiye'nin geri kalmışlığı sadece insanlarımızın günlük hayatlarındaki yoksulluklar, eksikliklerle ilgili değil; asıl geri kalmışlığı zihinlerde yaşamıştık. İnsanların kılıklarına, kıyafetlerine, ibadetlerine, konuşmalarına takılıp kalanlar milletimizin aklıselim, kalbiselim gibi asıl mirasına sırt dönmüştür.
-Milletimizin diğer alanlara birlikte okuma-yazma konusunda da önü açıldı. Mesela 2000 yılında kitap sayısı 9 bini bulmazken, geçtiğimiz yıl bu sayı 187 bine çıkmıştır.