Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremlerin ardından bölgede yaralar sarılmaya devam ediliyor.
Gölbaşı Belediye Başkanı İskender Yıldırım, deprem bölgesinde bulunan Haber7 Editörü Nurullah Alpay'a özel açıklamalarda bulundu.
ALINAN TEDBİRLER SEL FELAKETİNİ ÖNLEDİ
Depremin ardından sel felaketiyle de karşı karşıya kalan Adıyaman'ın Gölbaşı ilçesindeki son gelişmeleri aktaran Başkan İskender Yıldırım, önleyici tedbirlerle sel afetini teğet geçtiklerini belirtti. Meteoroloji'nin uyarısıyla harekete geçtiklerini belirten Yıldırım, "Sel felaketi ile ilgili Meteoroloji’nin uyarısının ardından gece saat 3.00’da tüm belediye personelimizle birlikte teyakkuza geçtik. İlçemizden geçen DSİ’ye ait dört tane dere var. Bu dereleri enkazlar doldurmuştu, onları temizledik. Bazı köprülerde ise çökmeler vardı. Köprü altları daralmıştı. Gece saat 3’te ekskavatör marifetiyle kazarak köprülerin altını açarak rahatlattık. 15-20 santim daha o su yükselseydi, diğer şehirlerdeki gibi biz de kötü bir durum yaşayabilirdik. Önleyici çalışmalarımızla sel ile ilgili bir sıkıntı yaşamadık. Tabi bazı çadırları su bastı. Onunla ilgili de AFAD ile birlikte çalıştık. Rutine döndük." dedi.
GÖLBAŞI TAHRİBATTA EN AĞIR HASAR ALAN 3'ÜNCÜ KENT
İlk 4 günde yaşanan iletişim sorunları yaşandığını belirten Başkan Yıldırım, TV kanallarının yayın yapamaması nedeniyle Gölbaşı'nın gündeme gelmediğini kaydetti. Gölbaşı ilçesinin depremde en ağır hasar alan 3'üncü şehir olduğunu belirten Yıldırım, şu ifadelerde bulundu:
"İlk 4 gün internetimiz yoktu ve telefonlarımız da çekmiyordu. İlçemize gelen TV kanalları yayın yapamadılar ve ilçemizden dönüp gittiler. 4’üncü günden sonra da Gölbaşımız gündemden düştü. Gündemden düşünce sanki burada hiçbir şey yokmuş, güllük gülistanlıkmış gibi bir tavırla karşılaştık. Kahramanmaraş, Hatay, Nurdağı… İşte buralar çok harap olmuş. Aslında biz tahribatta yüzde 71 ile en ağır hasar alan 3’üncü kentiz. Yani şehrimizin yarısı yok diyebiliriz. 5 bin üzerinde ağır hasarlı bağımsız bölüm var. Özellikle ilk 10 gün falan bir takım sıkıntılar yaşadık. Biraz yetersiz kaldık ama zaman içerisinde rutine bindi."
SU SORUNUNU ÇÖZMEK İÇİN HIZLICA MÜDAHALE EDİLİYOR
Bazı mahallelere 1 haftadan beri yüzde 80 su temin edildiğini ancak çok fazla patlak olması nedeniyle yüzde 100 su verilemediğini kaydeden Başkan Yıldırım, çalışmaların sürdüğünü belirtti. Kendi personeliyle birlikte Adana, Mersin, Tokat gibi illerden gelen ekiplerin süratle müdahale ettiğini ifade eden Yıldırım, şunları söyledi:
"Şehrin güney tarafında, yani anayolun üst tarafında kalan 4 büyük mahallemiz var; Mimar Sinan Mahallesi, Yenikent Mahallesi, Asfalt Mahallesi, Hürriyet Mahallesi… Bu mahallelerimizin yüzde 80’ine su verildi zaten. Bizim izale hattımız, Erkenek’ten geliyor. Depremden de Erkenek ve Gölbaşı zaten. Bizim 37 kilometrelik çelik ana izale hattımızda, 10-12 kişilik ekip 25 gün boyunca kaynak yaptı sadece. Şu anda da şehir merkezine 1 haftadan beri su vermeye başladık. Ancak şehir içerisindeki patlaklar da çok fazla olduğu için yüzde 100’üne ulaşılamıyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi’den MESKİ, Adana Büyükşehir Belediyesi’nden ASKİ, İller Bankası, Tokat Belediyemizin su ekipleri… 7-8 ekip, şehirdeki patlaklara çok hızlıca müdahale ediyor. Her gün çalışmalar devam ediyor. Az önce bahsettiğim mahallelerde su sorunu birkaç gün içerisinde tamamen çözülmüş olur. Anayolun altında kalan mahallelerde de ayrıca çalışmalar yapılıyor."
BULAŞICI HASTALIKLAR İÇİN ÖNLEMLER ALINIYOR
Gölbaşı Belediyesi olarak temiz su tankı dağıtıldığını aktaran Başkan İskender Yıldırım, bulaşıcı hastalıklarla karşılaşmamak için önlemler alındığını söyledi. Halkın duş, tuvalet ve içme suyu gibi ihtiyaçlarını karşıladıklarını belirten Yıldırım, "Belediye olarak yaklaşık 1500 tane 500 litrelik ve 1 tonluk temiz su tankları dağıttık. 24 saat boyunca itfaiye ve arazözler marifetiyle onlara su dağıtıyoruz. Yaklaşık 40 günden beri suyumuz yok ama çok şükür bitlenme, kolera gibi bulaşık hastalık görmedik. Mobil ve okul bahçelerinde sabit duşlar yaptık. 80’e yakın portatif tuvalet var. İlaçlamamız bir taraftan devam ediyor. İnşallah bu günleri atlatmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz." dedi.
GERİ DÖNÜŞLER NEDENİYLE ÇADIR İHTİYACI DOĞUYOR
Çadırların yeterli olduğunu ancak şehir dışına çıkan halkın yeniden şehre döndüğünü kaydeden Yıldırım, şu ifadelerde bulundu:
"Şu anda çadırlarımız yeterli ancak dönen ailelerimiz için bir takım sıkıntılar oluyor. Onlara da en fazla iki gün içerisinde veriliyor. Çadırla ilgili bir sıkıntımız kalmadı, çok şükür."
1700 KONTEYNER EVLERİN ALT YAPISI TAMAM! 180 AİLE YERLEŞTİRİLDİ
Konteyner kentlerle ilgili son durumu aktaran Başkan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Yaklaşık 1700 konteynerin yerleştirilecek alanın alt yapısı tamamen bitti. Konteynerler de gelmeye başladı. Yaklaşık 180 aile yerleşti.
Gelen konteynerlerin tamamı yeni değil tabi. İkinci el olanların da bakımları yapılıyor bir taraftan. Halloldukça şehit aileleri ve engelli sahibi aileler önden olmak üzere yerleştirmeler yapılıyor."
GÖLBAŞI İLÇESİ TAŞINACAK MI?
Yüzde 71'i yıkıma uğrayan Gölbaşı ilçesinin yerinin değişip değişmeyeceği konusuna da değinen Başkan Yıldırım; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile istişarelerde bulunduğunu aktardı. Gölbaşı'nın yerinde kalmasını talep ettiklerini açıklayan Yıldırım, 6200 konut yapılacağını belirterek şunları söyledi:
"Murat Kurum bakanımız sağ olsun, toplantıya davet ettiler bizi. Uzun süre istişare ettik. Şehrin yerinde kalmasını, zemin+1 veya zemin+2 olur, daha dayanıklı yapılarla şehir merkezimizin kalmasını talep ettik. Onlar da tabii jeolojik değerlendirmeler yaptıktan sonra cevap verebilecekler.
Yeni yapılacak 6200 konut var ilçemizde. Bununla ilgili belirlenen yerler, şöyle tarif edersek ancak toplumun tamamı anlayabilir; Adıyaman yolunda Yarbaşı’nı geçtikten sonra Kara Orman dediğimiz bölge olarak belirlenmişti. Aslında orası belirlenmişti, ancak heyelan riski taşıdığı ortaya çıktı. Zemin etütleri yetersiz olunca buranın karşısı olan Yukarı Çöplü ile Akçakaya’nın (Peynik) dağ tarafında da zemin etütleri yapıldı. O bölgenin zemini iyi, inşallah uydu kent dediğimiz yeni kent oraya yapılacak."
GIDA VE HİJYEN YARDIMINDA SÜREKLİLİĞE İHTİYAÇ VAR!
"Biz sosyo-ekonomik durumu çok iyi bir kent değiliz maalesef. Yaklaşık 6000 ağır hasarlı evimiz var." ifadesinde bulunan Yıldırım, gıda ve hijyen yardımında sürekliliğe ihtiyaç duyduklarını kaydetti.
"HALKIMIZ BİZİ UNUTMASIN"
Başkan Yıldırım, hayırseverlere teşekkür ederek şu ifadelerde bulundu:
"Normal hayata geçene kadar bu insanların 1-1,5 yıl kadar gıdası, hijyeni, barınması gibi konularda önümüzdeki günlerde sıkıntılar bekliyoruz diye düşünüyoruz. İnşallah olmaz. Olursa sizlerin aracılığıyla yurttaşlarımıza tekrar çağrıda bulunuruz. Bizi unutmasınlar. Çünkü uzun vadede çok ihtiyacımız olacak. Hayırseverlerin hepsine sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz."
'SU TANKI' YARDIMI ÇAĞRISI
Temiz içme suyuna ve bunun için de su tanklarına acil ihtiyaç duyduklarını kaydeden Başkan Yıldırım, "Acil ihtiyaç olarak temiz içme suyuna ihtiyacımız var. Bunu dışında temiz su tankları dağıtıyoruz. Bu konuda bir yardım olabilir. Bunun dışında rutin işlerimiz devam ediyor." dedi.
"ALLAH’TAN GELDİ, KİMSEYİ SUÇLAYAMAYIZ"
"Bu günler inşallah geçecek. Allah’tan geldi, kimseyi suçlayamayız." diyen Başkan Yıldırım, "Paylaşmayı dayanışmayı biraz daha geliştirerek inşallah bu zorlu günleri aşarız." ifadesinde bulundu.
BULAŞICI HASTALIKLARA KARŞI UYARI
Bulaşıcı hastalıklar konusunda Gölbaşı halkına da çağrıda bulunan Yıldırım, şu uyarılarla sözlerini tamamladı:
"Bu şehrin 40 binin üzerinde nüfusu var. Bu şehri 5 temizlik aracı 20 personelle temizlerken şu anda 15 tane temizlik aracı 70 personel var, nüfusun yarısı olduğu halde yetiştiremiyoruz. Lütfen şu hijyen konusuna dikkat edelim. Çöpleri çöp kutusuna atalım. Toplumdan tek beklentim, temizlik konusu. Allah göstermesin, bulaşıcı hastalık çıktığı an mahvoluruz. Çünkü şu anki bütün çöpler yemek artıkları. Önümüz yaz, bunlara yarın kemirgenler gelecek. Sıcak havalarda bakteri ve mikroplar daha yaygınlaşır. Lütfen bu konuya çok hassasiyet göstersinler. Kurallara riayet ederek el ele omuz omuza bu zorlu günleri aşacağımızı umuyorum.
Sizlere de sesimiz olduğunuz ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Sağ olun, teşekkür ederiz."