Küresel ekonomi savaş kaynaklı enerji darboğazı, artan maliyetler ve zayıflayan talep nedeniyle yavaşlayan hizmet ve imalat sektörleri ve ağırlaşan geçim krizleriyle bir resesyona doğru yaklaşıyor. Bu süreçte 20 yılın zirvesinden düşmeyen dolar ve enflasyona karşı tarihsel olarak güvenli liman olarak görülen altın, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararına odaklandı. Piyasalar Fed’in sıkılaşmada vites düşüreceği beklentisine tutunuyor ve risk iştahı Fed öncesi yüksek seyrediyor. Ancak enflasyon merkez bankalarının hedeflerinin hala çok üzerinde ve Fed’den gelecek şahin mesajlarla doların güçlenmesi, altının yeni düşüşler kaydetmesi olası.
Dolarda ‘Fed frene basacak’ zayıflığı
Fed’in tüm dünyada borçlanma maaliyetlerine etkisi olan federal fon faizlerini dün başlayan 2 günlük toplantısında 75 baz puan artırması ve yüzde 3,75- 4 aralığına çekmesi bekleniyor. Kasım toplantısından sonra faiz artış hızını düşüreceğine dair bir beklenti giderek belirginleşen Fed’in faiz kararı öncesi dolar endeksi 111’in de altına inerken, altın fiyatları ise faiz artışlarının yavaşlayacağına ilişkin beklentilerle tekrar yüzde 1’in üzerinde artışla 1,655 dolar düzeylerine çıktı.
“Dolar zirve yaptı ama bu düşeceği anlamına gelmiyor”
Doların Euro, sterlin ve yenin de aralarında olduğu altı para birimine karşı hareketini izleyen dolar endeksi salı günü Fed’in bir sonraki toplantıdan itibaren sıkılaşmanın hızını düşüreceği beklentisiyle yüzde 0,57 düşüşle 110,9 düzeyine kadar geriledi. National Australia Bank para birimi stratejisti Rodriggo Catril dolardaki düşüşün Fed’in faiz artışlarını yavaşlatacağı beklentisinden kaynaklandığını belirtiyor ancak ekliyor: “Ama mesajı kesinlikle işimizin henüz bitmediği olacak, enflasyon beklentileri hala yüksek. Genel görüşümüz dolar zirve yaptı, ancak bu zirveden düşeceği anlamına gelmiyor.”
“Şahin Fed, altını 1.600 doların altına düşürür”
Fed’den güvercin bir söylem gelmesi durumunda altının 1.600 doların üzerindeki seyrini koruyacağını öngören analistler, şahin bir Fed mesajı ile bu direnç noktasının da tutunamayacağını ve altın fiyatlarının daha da düşebileceğini öngörüyor. OANDA kıdemli piyasa analisti Craig Erlam “Altın 1.600 dolar civarında bir direnç zemini buldu ancak Fed tekrar şahin bir faiz artışı daha yaparsa bu direnç noktası çok dayanmaz” diye konuştu. ABD faizlerinin yükselmesi, altı elinde tutmanın cazibesini düşürüyor. Ancak Capital. com analisti Daniela Hathorn’un da ifadeleriyle “Piyasalarda risk iştahının yeniden arttığı görülüyor ve bu muhtemelen hisselerde, büyümesi güçlü ülkelerin para birimlerinde ve altında yükselişler getirebilir.”
Altına talep merkezlerin rekor alımlarıyla güçlü
Altın, belirsizlik dönemlerinde ülkelerin de alım yaptığı bir yatırım aracı ve küresel altın talebi, özellikle merkez bankalarının altın alımlarıyla güçlü seyrini koruyor. Dünya Altın Konseyi’nin raporuna göre 3. çeyrekte merkez bankalarının alımları 399 tonla 20 milyar dolara ulaştı. Böylece merkezlerin yıl başından eylül sonuna altın alımları 673 ton ile 1967 yılından bu yana tüm yıllardaki 12 aylık alımları bile geçti.
Pandemi öncesini yakaladı
Temmuz-eylül döneminde küresel altın talebi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28 artışla 922 tondan 1.181 tona yükseldi. Rapora göre altın talebi eylül itibariyle biten bir yıllık sürede pandemi öncesi düzeyleri tekrar yakaladı. Raporda Dünya Altın Konseyi analisti Louise Street merkez bankalarının altın alımlarının ve bireysel altın yatırımlarının güçlü seyrini korumaya devam etmesini beklediklerini söyledi.
Türkiye bu yıl en fazla altın alan ülke
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Özbekistan, Katar ve Hindistan ile birlikte en büyük alıcılar arasında. 3. çeyrekte 31 ton altın alımı yapan Türkiye’nin altın rezervleri 489 tona ulaştı (toplam rezervlerinin yüzde 29’una denk geliyor). Yıl başından bu yana toplam altın alımı 95 ton oldu. Ayrıca raporda ülke ismi verilmeden bazı merkez bankalarının altın alımlarını resmi olarak belirtmediği de vurgulandı.
Negatif reel faiz bireyleri altına hücum ettirdi
Bireysel altın yatırımlarının da Türkiye’deki negatif reel faizler nedeniyle güçlü seyrini koruduğu belirtiliyor. Türkiye’nin altın külçe ve para talebi talebi de 3. çeyrekte enfl asyona karşı koruma arayan tasarruf sahiplerinin altın talepleriyle birlikte 46,8 tonla geçen yılın aynı dönemine göre beş katının üzerine çıktı. Altın mücevher talebi 3. çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19 artışla 11 tona ulaştı. 2017’nin 4. çeyreğinden bu yana en yüksek altın mücevher talebi oldu bu. Raporda 4. çeyrekte de güçlü bireysel altın yatırımlarının devam edeceği ancak 3. çeyrekteki istisnai artışı geçmesinin beklenmediği ifade ediliyor.