Gagauzya, Moldova'ya bağlı özerk bir devlet. Ülkeye adını veren Gagauzların kökeni Oğuz Türklerine dayanıyor.
Gagauz Türkleri, daha önce Sovyetler Birliği içinde yaşıyordu.
Moldova Parlamentosu 1994'te Gagauzların özel statüsünü kabul etti. Bu tarih itibarıyla Gagauzlar, "Gagauz Yeri" adını taşıyan özerk bir bölgeye sahip oldu.
"HER ZAMAN TÜRKİYE'Yİ ÖRNEK ALIYORUZ"
Türkiye'nin yaşadığı deprem ve sel felaketlerinden sonra birbirimizi desteklememiz, beraber olmamız gerektiğini vurgulayan Vlah, Türkiye'nin çok güçlü bir devlet olduğunun altını çizdi:
"Biz her zaman Türkiye'yi örnek alıyoruz. Size bakıyoruz, öğreniyoruz nasıl projeler yapıyorsunuz. Gurur duyuyoruz sizinle. Türkiye o çok güçlü bir devlet. Türkiye insanlara, birçok halka yardım ediyor. Moldova çok kısmetli. Sadece Moldova değil Gagauzya da kısmetli. Türkiye Moldova'da çok proje yapıyor. Onun için size ve Türk halkına sağ ol demek istiyorum. Bu projeleri yapıyorsunuz, bize destek veriyorsunuz. Bu sayede bizim gençler Moldova'da kalıyorlar, Gagauzya'da yaşıyorlar. Serbestçe Gagauz dilinde konuşuyorlar."
Türkiye ile Gagauzya arasında siyasi, kültürel, sosyal, ticari ve ekonomi gibi birçok alanda iş birliği mevcut.
Gagauzya'da bir Atatürk kütüphanesi var, Altındağ Belediyesi'nin Gençlik Merkezi var.
"BURADAKİ HER PROJEYİ TÜRKİYE YAPIYOR"
İrina Vlah, Türkiye'nin Gagauz Özerk Yeri'ne verdiği desteklerden, yaptırdığı hastane, huzurevi, anaokulları, stadyum ve birçok yardımdan minnetle bahsetti:
"Siz Gagauzya'da Komrat'ta yürüdüğünüzde bakıyorsunuz yeni binaya, kim yaptı bu binayı Türkiye yaptı. Bir kreş duruyor, kim yaptı bu kreşi, hastaneyi, spor kompleksini, huzurevini Türkiye yaptı. Kim yaptı bu yolu, Türk şirketi yaptı. Her bir köyde, kasabada bu projeleri siz (Türkiye) yaptınız. Bu Gagauzlar ve Moldova'da yaşayanlar için çok önemli ve güzel."
Gagauz Yeri Başkanı Vlah,"Gagauz dilinde çok programlar olsun istiyorum. Gagauz televizyonu bizim çocuklarımıza ana dili öğretmeyi yardım etsin çok istiyorum. Gagauz dilinde filmler, yeni programlar gösterin çok isterim. Gagauzya Radyo Televizyonu (GRT) TRT'nin programlarını, haberlerini göstersin çok isterim."
"BİZİM DİLİMİZ, RUHUMUZ BİR"
Bozkurt sembolünün Türk tarihinde önemli bir yeri var. İrina Vlah denilince de akla bozkurt küpeleri geliyor. Sürekli olarak bozkurt küpelerini takmasının ve yanından ayırmamasına ilişkin soruya İrina Vlah şu yanıtı verdi:
"Bozkurt sembolünü çok araştırdım. Bu işin ruhunu okudum, öğrendim ve anladım ki bu sembol Gagauzya'nın, Türk halklarının sembolü. Onun için de bu küpeleri takıyorum. Bu küpeleri gösteriyorum çünkü burada Türk insanı yaşıyor, bizim dilimiz bir, ruhumuz bir. Bizim insanımız Gagauz dilini, Türk dilini, bizim ruhumuzu, adetlerimizi bilsin. Birlikte yaşayalım."
"TÜRKİYE HER ZAMAN BİZE DESTEK VERİYOR"
İrina Vlah, Türkiye'nin onları Avrupa'da yalnız bırakmamasından ve destek vermesinden çok mutlu:
"Türkiye her zaman bize destek veriyor. Türk halkına sağ ol demek istiyorum. Biliyorum siz zor durumdasınız. Biliyorum siz güçlüsünüz. Biliyorum bu zor vakitler de geçecek. Hepsi iyi, güzel zamanlar olacak. Gagauz halkı her zaman sizin yanınızda. Siz bizi biliyorsunuz, bizi seviyorsunuz. Siz bizi Avrupa'da yalnız bırakmıyorsunuz. Yeni projeler yapıyorsunuz, sağ olun."
Başkan Vlah, Türk halkını Gagauzya'ya gitmeye ve oraları görmeye davet ediyor:
"Sizi her zaman bekliyoruz. Moldova'da, Gagauzya'ya gelmenizi teklif ediyoruz. Gelin ve bakın Gagauz halkı nasıl güzel, hepimiz bir dilde konuşuyoruz. Gelin bize, bakın nasıl güzel Gagauzya, nasıl güzel bu Moldova. Hepinize sağ olun diyorum."