Kent merkezinden 40 kilometre uzaklıktaki Barde Qareman kasabasında yaşayan Hurşid Nine, hastalık ve yoksulluğa rağmen Türkiye'deki deprem felaketinden etkilenen insanları unutmadı.
Hurşid Nine, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1948 yılında Mawat ilçesine bağlı Bargurdi köyünde dünyaya geldiğini ve 1989 yılında Baas rejiminin baskısıyla köyünü terk etmek zorunda kaldığını anlattı.
O dönemlerde, kampta yaşadığını hatırlatan Hurşid Nine, Türkiye'deki depremi televizyon kanallarında gördüğünde, kendi yaşadığı zor günlerini, köyden ayrıldığı ve evsiz kaldığı dönemleri hatırladığını söyledi.
“Hastalığıma rağmen taksiyle gittim”
Süleymaniye'de depremzedeler için yardım kampanyasının başladığını duyunca kent merkezine gitmek için hazırlandığını aktaran Hurşid Hüseyin Muhammed, şöyle devam etti:
"Yanıma engelli maaşımdan kalan 50 bin Irak dinarı (yaklaşık 645 TL) ve birkaç kıyafet aldım. Hastalığıma rağmen taksiyle Süleymaniye'ye gittim. Hava yağmurluydu, o gece uyuyamadım. Kalbim bir an önce kampanya alanına gitmenin heyecanıyla çarpıyordu ve ağlıyordum. Mağdurlara yardım etmek benim kaderimde var diye düşündüm. Acaba bu nasip olur muydu? Sabah ilk işim Süleymaniye’ye gitmek olacaktı. Hava şartları çok kötüydü ve benim sağlık durumum gitmeme müsaade etmeyecekti. Ama bu durumu umursamadım ve Süleymaniye'ye gittim."
Depremzedelere desteğini duyan bir kurum, umreye götürme sözü verdi
Zor şartlara rağmen, yardım kampanyasının düzenlendiği yere ulaştığını ve "elinden geldiği kadarıyla" bağışını yaptığını belirten Hurşit Nine, konunun yerel medyada haberleştirildiğini öğrendiğini belirterek, "Bu sırada bazıları fotoğraflarımı çekti ve kanallar da yayınladı. Ardından bir kuruluş umreye götürme sözü verdi." dedi.
Öte yandan bölgede cömertlikleriyle tanınan Hurşid Nine ve eşi Mam Ali Raşid'in daha önce de kendilerine gönderilen yardımları dahi, farklı yerlere bağışladıkları anlatılıyor.