BARTU EKEN / KANAL7 DIŞ HABERLER SERVİSİ ANALİZ
Bütçe, Tokyo'nun Çin, Kuzey Kore ve Rusya'dan gelen artan askeri tehditlere karşı çabalarını artırmasıyla birlikte, ülke tarihindeki en büyük bütçe talebi olarak kayıtlara geçti.
Bu istek, mevcut mali yılın başlangıç bütçesine göre yüzde 7,4'lük bir artış anlamına geliyor.
Aynı zamanda üst üste 13.yıl daha fazla askeri harcama yapılacağının da işareti.
Savunma sanayindeki bütçe artışı talebi, Aralık 2012'de Kuzey Kore ve Çin'e karşı daha sert bir tutum benimseyen merhum Başbakan Abe Şinzo'nun yeniden iktidara gelmesiyle başlamıştı.
Abe gibi Liberal Demokrat Parti'ye mensup olan mevcut Başbakan Kişida Fumio da 2022 yılında yaptığı açıklamada Japonya'nın gücünün;
Önümüzdeki beş yıl içinde köklü bir şekilde güçlendirileceği sözünü vermişti.
Dolayısıyla 2027 yılına dek Japonya'nın savunma harcamalarını artıracağını söylemek mümkün.
Japonya'nın tasarlamayı amaçladığı yeni modernize ordu temelde yedi unsurun birleşiminden ortaya çıkıyor.
Daha uzun menzilli füzelerin seri üretimi, çeşitli füzelere karşı koymak için hava savunma sistemlerinin geliştirilmesi;
Yapay zeka desteğine sahip İnsansız hava, kara ve deniz araçlarının kullanımı, siber saldırılara karşı savunma önlemleri,
İstihbaratın güçlendirilmesi ve olası cephelere asker göndermek için lojistik planlamaların tamamlanması...
Bakanlık, olası bir saldırıdan sonra misilleme gerçekleştirilmesi amacıyla uzun menzilli füzelerin üretimi çin 6.6 milyar dolarlık bir bütçe talep etmiş durumda.
Buna ek olarak donanmanın kullanacağı torpidolar için de yüklü bir miktarın harcanması bekleniyor.
2.7 milyar dolarlık bir başka talepse komşu ülkelerden gelebilecek saldırılara karşı uydu takip sistemlerinin yoğunlaştırılmasına odaklanıyor.
KUZEY KORE-RUSYA YAKINLAŞMASI JAPONYA'YI TEDİRGİN ETTİ
ABD Ordusu tarafından hali hazırda hava savunması için kullanılan sistemlerin de Japon ordusuna entegre edilmesi gündemde.
Böylece bilhassa Kuzey Kore'den yapılması beklenen kamikaze İHA ve balistik füze saldırılarının etkisinin kırılması planlanıyor.
Japonya ülke savunmasının güçlendirilmesinde Avrupalı ortaklarından da faydalanıyor.
İngiltere ve İtalya ile ortaklaşa yürütülen yeni nesil savaş uçağı programının hızlandırılması öncelikler arasında.
Japonya'nın orduyu modernize etme kararının arkasında yaptığı askeri harcamalarla ve ordusunu gün geçtikçe güçlendirmesiyle bilinen Kuzey Kore rejimi var.
Pyongyang yönetimi iç işlerinde kapalı ve sıkı bir yönetime sahipken, dış işlerinde bilhassa ABD ve müttefiklerine karşı tehdit konumunda.
Kendi nükleer silahlarına da sahip olan Kuzey Kore günden güne ilerleyen askeri teknolojisiyle gücünü artırıyor.
Ukrayna Savaşı'ndan önce Rusya ile sınırlı ilişkilere sahip olan Kuzey Kore, Rusya'nın NATO ile karşı karşıya gelmesinden faydalanmış durumda.
Nitekim Devlet Başkanı Kim Jong Un'un Rusya ziyaretine müteakip Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Kuzey Kore'e iade-i ziyarette bulundu ve güçlenen ilişkilere vurgu yaptı.
Kuzey Kore'nin Rus Ordusu'na yoğun bir şekilde top mermisi yardımında bulunduğu biliniyor.
Bu durum resmi bir anlaşmayla duyurulmasa da bir çok Ukraynalı kaynağın savaş sahasından paylaştığı görüntülerde de bu izlere rastlamak mümkün.
İlerleyen Moskova-Pyongyang ilişkilerine bağlı olarak, Kuzey Kore Ordusu'nun da kamikaze İHA üretiminde artışa geçtiği gözlemleniyor.
Söz konusu artışın Rusya sayesinde meydana geldiği değerlendirmeleri yapılıyor.
Zira İran'dan alınan Şahed İHA'ları zaman içinde Rus modernizasyonuyla birleşmiş;
Lancet dronları savaş sahasında kullanılmaya başlanmıştı.
Düşük maliyetli Lancet'lerin Patriot, HIMARS gibi yüksek NATO teknolojisine sahip araçlarda ciddi tahribatlar yaratması, Kuzey Kore'nin de iştahını kabartmış görünüyor.
Bilindiği üzere Kim Jong Un'un ordusunda teknoloji eksiği büyük.
Birçok ekipman önceki yıllarda üretilmiş ve sıcak savaş durumunda ABD ve müttefiklerinin gerisinde kalması muhtemel.
Tutucu rejimden dolayı da silah ambargosu devam ediyor.
Bundan ötürü Ruslardan alınan bilgiyle üretilen kamikaze İHA'ların olası bir sıcak savaşta Kuzey Kore'nin en büyük kozu olması muhtemel.
TEK TEHDİT RUSYA DEĞİL
Japonya'nın endişe ettiği bir başka konuysa, Çin'in bölgedeki politikaları.
Pekin yönetimi ABD'nin müttefiki durumunda olan Filipinlerle ciddi sorunlar yaşamakta.
Zaman zaman iki ordu donanması karşı karşıya gelip birbirine tehditler savuruyor.
Bu durum sıcak çatışmaya dönüşmese de bölgede gerilim günden güne yükseliyor.
Tayvan'la da durum farksız.
Bir gün Çin Ordusu'nun adayı topyekün işgal edeceğinden endişe ediliyor.
ABD'nin bu durumda bölgedeki müttefiklerinden yardım istemesi muhtemel..
Japonya da yardıma kalkışırsa, Çin ve Kuzey Kore'nin hedefi olması uzak bir ihtimal değil..
Tüm bu gelişmeler ışığında Japonya'nın ordusunu modernize etme adımları normal görülüyor.
Ancak bölgede tansiyonu yükselttiği de aşikar.
Bu sebeplerle, Üçüncü dünya savaşının Orta Doğu'dan değil de Uzak Doğu'dan başlayacağı teorileri günden güne yayılıyor.
#ESHAHABER.COM.TR