İşte Mehmet Acet'in bugünkü köşe yazısı:
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yaklaşık 2,5 yıl süren pandemi döneminin ağır yükü azaldıktan sonra, hekimler ve sağlık çalışanlarının sorunlarına ve özlük haklarının iyileştirmesine dönük çalışmalara daha fazla odaklanmaya başladı.
Geçtiğimiz günlerde hekimler ve sağlık çalışanlarını ilgilendiren iki önemli yasa Meclis’ten geçmişti.
Bu yasalar, “Sağlıkta şiddet”, “Malpraktis”, “Emeklilik” ve “Mali Haklar” başlıklarından oluşan bir kapsama sahip.
Salı günü makamında ziyaret ettiğim Sağlık Bakanı Koca ile, ağırlıklı olarak bu başlıklar üzerinden bir sohbetimiz oldu.
Son günlerde vaka sayılarında artışların yaşandığı koronavirüs pandemisiyle ilgili sorular da sordum elbette.
Önce kendisinin, bu konuda söylediklerini aktarayım.
“VAKALAR ARTIYOR AMA HASTANE YÜKÜNE YANSIMIYOR”
“Vakalar artıyor. Günlük vaka sayısı üç bini geçti. Daha önce günlük sayı binin altına düşmüştü. Şimdi 4 bine doğru gidiyor. Ama öbür yandan hastane yükünde henüz bir artış gözlemlemiyoruz. Grip benzeri bir tablo ile karşı karşıyayız.”
Bakan Koca’ya, BioNTech’in kurucu ortağı Uğur Şahin’in, “Koronavirüste yeni dalga kapıda, sonbaharda yeniden maske takmaya başlayabiliriz” şeklindeki sözlerini hatırlatınca, “Ben bu anlamda vatandaşı tedirginliğe sevk edecek bir tablo beklemiyorum” şeklinde bir cevap verdi. “Vaka sayısı artabilir ama virüsün mutasyonla birlikte hasta yapma gücü azaldı” eklemesinde bulunarak.
Bu rahatlatıcı açıklamaya rağmen Bakan Koca’nın riskli gruptakiler için yaptığı ‘kişisel korunma’ uyarıları önem taşıyor:
“Yaşlılar, ek hastalığı olanlar ve immun (bağışıklık) sistemi düşük olanların kendilerini kişisel olarak korumaları ve güncel, hatırlatıcı doz aşılarını yapmaları önemli olacak.”
Şimdi gelelim, hekimler ve sağlık çalışanlarıyla ilgili yapılan düzenlemelerin ayrıntılarına.
Bakan Koca, kendisiyle yaptığım sohbette, titiz bir çalışma ile yürütülen bu kapsamlı çalışmalarla ilgili bilgiler verdi.
Söylediklerini 6 başlıkta sizlere aktarayım:
SAĞLIK ÇALIŞANLARINA ŞİDDET CEZALARI ARTIRILDI
1- Sağlık çalışanlarına şiddete dönük cezalar artırıldı, yaralama katalog suçlar kapsamına alındı. Bu türden suçlar, terör, cinayet gibi suçlarla aynı kategoride değerlendirilecek. Dünyanın başka bir yerinde bunun kadına şiddet başlığı dışında bir örneği yok.
MALPRAKTİS SORUNU ÇÖZÜLDÜ
2- Malpraktis sorunu, (tıbbi hatalı uygulama) ABD ve benzeri ülkelerin çözemediği, sigorta şirketleri aracılığıyla çözümlerin getirilebildiği bir konu. Oralarda hekimlik, giderek sigorta şirketleriyle avukatlar arasına sıkışmış durumda. Biz ise, bundan sonra kasıt olmadıkça, bilerek ve isteyerek kasten hata yapılmadıysa, hekime rücu etmeyecek bir çözüm yolu geliştirdik. Malpraktisten kaynaklanan tazminatları Devlet ödeyecek. Bu şekilde ayrıca vatandaşın hukukunu da korumuş oluyoruz.
HEKİMLERİN EMEKLİLİK MAAŞI ARTIRILDI
3- Hekimin emekliliği genel emeklilik sisteminin dışına çıkarıldı. Bu sadece hekimlere özel bir uygulama oldu. Hekimlerin bundan böyle ödenen primden bağımsız bir şekilde ek gösterge ile emekli olmaları sağlandı. Bu emeklilik reformunda kritik eşik olan 2008 sonrasını da kapsıyor. Böylelikle hekimler, 4 yıllık profesörlerin çok az altında emekli maaşı alma imkanı elde ettiler.
SÖZLEŞMELİ KADROLARIN KAPSAMI GENİŞLETİLDİ. BÖYLECE DAHA FAZLA HEKİM DAHA FAZLA GELİR ELDE EDECEK
4- Sözleşmeli kadrolarda şimdiye kadar mecburi hizmet kurası çekenlere öncelik veriliyordu. Yapılan düzenleme ile hekim sıkıntısı çeken her yerde sözleşmeli hekim görev yapacak şekilde kapsam genişletildi. Sayısı 22 bin olan sözleşmeli hekim sayısı 27 bine çıkarıldı. Böylece 5 ve 6’ncı bölgelere, ikinci basamak hastanelere ve yan dal uzmanlığı olan herkese öncelik verilmesi planlanıyor.
ÜNİVERSİTELERİN DAHA FAZLA NİTELİKLİ UZMAN HEKİM YETİŞTİRMESİNE İMKAN SAĞLANIYOR
5- Üniversitelerin asistan kadro sıkıntısını çözmek adına adımlar atıyoruz. Bu uygulama ile öğretim kadrosu güçlü olan kadim üniversitelerin daha çok nitelikli uzman öğrenci yetiştirme imkanı olacak.
EK ÖDEMELER ENFLASYONA EZDİRİLMEYECEK
6- Hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımızın mali haklarını korumak adına özellikle döner sermaye ek ödeme uygulamasını tamamen değiştiriyoruz. Ek ödeme almayan hastane kalmayacak. Herkes yaptığının karşılığını daha adil alabilir olacak. Taban ek ödemenin, maaş artışlarında olduğu gibi, enflasyona ezdirilmeden her dönem artış olacak şekilde bir ödeme planlaması yapılıyor. Aile hekimlerinin mali hakları da hizmet yükü kapsamında koruma altında olacak.