Suriyeli sığınmacılar için ‘eve dönmek’ ölüm demek

Haber 7 - Yüz binlerce Suriyeli için eve dönmek ölüm demek. Çünkü 1 milyon tutuklu, 300 binden fazla kayıp var. Selva Aksoy, abisinden 7 yıldır haber alamıyor. “Kayıp olanların çoğunluğunun öldürüldüğünü bilsek de ümit etmekten vazgeçemiyoruz” diyor

Dünya - 3 yıl önce

Türkiye’de ırkçı söyleme öncülük eden CHP, İYİ Parti ve Zafer Partisi çözüm için Beşşar Esed rejimi ile uzlaşmayı adres gösterse de Suriyeliler bu öneriden endişeli. Esed rejiminin birçok ilan ettiği genel affa güvenmeyen Suriyeliler, 2011’den bu yana hukuksuza tutuklananların sayısının 1 milyonu aştığını belirtiyor. Yeni Şafak’a konuşan aktivist ve daha önce zindanlarda kalan Suriyeliler, Esed rejimine güvenilmeyeceğini büyük acılar yaşayarak tecrübe ettiklerini vurguluyor. Esed rejiminin zindanlarındaki 154 bin tutukluyu isimleri ile belgelediklerini dile getiren Suriye Tutuklular Komitesi Sözcüsü Mervan Elhosh, “Devrimin başlangıcından bu yana Suriye’deki tutuklu sayısı bir milyonu aştı. 7 bin 122 kadın ve 10 yaş altı 437 çocuk dahil olmak üzere 300 binden fazla kişi kayıp” ifadelerini kullandı.

ABİMDEN YILLARDIR HABER YOK

Cezaevlerinde ağır işkencelere maruz kalan isimler ve yakınları Esed rejimine güvenmiyor. Suriyeli Selva Aksoy 2012 senesinde evinden alınıp götürülen abisi İbrahim Çetav’dan 2015 senesinden beri haber alamadıklarını söylüyor. Aksoy şunları kaydediyor:

“2012 yılının başlarında evimize bir askeri araç geldi ve içinde en az 15 asker vardı. Hiçbir şey söylemeden abimi götürdüler. Bir yıl boyunca nerede olduğunu tüm çabalarımıza rağmen öğrenemedik. Sonra bir gün abim aradı. Eşi, çocukları, annem ve babam onu ziyaret ettiler. Sonra tekrar ortadan kayboldu. En son 2015 yılında yaşadığına dair bir bilgi geldi. Büyük bir çaresizlik içindeyiz. Tademun katliamının görüntülerini izledikten sonra ailecek çok sarsıldık. Onun başına böyle bir şey gelmediğini nasıl bilebiliriz. Hiç haber alamamak kahredici. Kayıp olanların büyük çoğunluğunun öldürüldüğünü bilsek de ümit etmekten vazgeçemiyoruz. Abimin başına gelenlerden sonra siyasetle ilgilenmeye başladım. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) üyesiyim ve siyasi heyetin içinde çalışıyorum. Bunu halkıma karşı bir görev olarak görüyorum ve onların hakkını savunmak istiyorum.”

140 KİLO GİRDİM 40 KİLO ÇIKTIM

Eski bir tutuklu olan insan hakları aktivisti Münir Elfakır da, Esad rejiminin 11 yıl boyunca bir kez bile gerçek bir af kararı çıkartmadığını belirtiyor. Elfakır şu ifadeleri kullanıyor:

“Uluslararası arenaya ve medyaya kendini temize çıkartmak istediği için rejim her zaman af çıkarmadan önce hiçbir şeyle alakası olmayan yüzlerce insanı tutukluyor. Karar çıktıktan sonra onları serbest bırakıyor. Ben 2012 yılında İstanbul’da bir toplantıya katılmak için geldim ve Suriye’ye döndüm. Hemen tutuklandım ve iki yıl hapishanede kaldım. Şişman biriydim 140 kilo girdim ve 40 kiloya düştüm, neredeyse aklımı kaybedecektim. Şimdi asla dönmem, güvenmiyorum. Ürdün, Lübnan, Türkiye ve birçok ülkeden vatanlarına geri dönen insanları sınırından girer girmez tutukladılar. Af kararına inanıp gelenlerin çoğu hapishanede öldü ve toplu mezarlara gömüldü. Aileleri halen bekliyor ama asla dönmeyecekler.”

İKİ ÇOCUĞUMUN BAŞINA NE GELDİ BİLMİYORUM

Melek Ouda’nın iki çocuğu hapiste ve onlardan yıllardır haber alamıyor. Şam’dan 2017 senesinde ayrılmak zorunda kalan Ouda, yaşadıklarını şu sözlerle özetliyor: “Büyük oğlum Muhammed henüz 19 yaşında iken 2011 yılında, kardeşi Mahir 15 yaşında lise öğrencisiyken 2012 yılında tutuklandı. Muhammed’e ateş açıldığını duydum ama haber alamadım. Mahir’i 2014 senesinde son kez gördüm ve nerede bilmiyorum. Beni de tutukladılar ve 15 ay kaldım. Mübadele ile çıkarıldım. Kardeşimi öldürdüler, bir kardeşim halen hapiste ve onunla ilgili de bir şey bilmiyorum. Ülkeme ancak Esed rejimi gittiğinde dönebilir. Dönersem yine tutuklanacağım. Benim gibi Türkiye’de binlerce Suriyeli aile var. Çaresizce bekliyoruz.”

HÜCREDE 5 AYLIK BEBEK

İstanbul’da yaşamını sürdüren Meysa Gazziz, Hapishanede yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor: “Şam’da enerji bakanlığında çalışıyordum. Devrimin başlangıcında birçok insan gibi yürüyüş ve eylemlere katıldım. Beni iş yerimden aldılar. Mezze’de istihbarat birimi tarafından sorguya alındım. İşkence çeşitlerini tarif etmeye kelimeler yetmez. Hücrede beş aylık bir bebek vardı. Hayatımızı çalan bu rejime asla inanmıyorum.”

KAYNAK : Yeni Şafak
Haftanın Öne Çıkanları

Mars'ta bulunan Ingenuity ile iletişim sıkıntısı

2022-05-12 17:35 - Teknoloji

Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması

2022-05-14 00:32 - Ekonomi

Hamza Dağ'dan Kılıçdaroğlu'na tepki: Kaos sevdalısı ve etkileşim delisi

2022-05-14 13:09 - Politika

Güney Kore'nin yeni Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol'dan Kuzey Kore'ye sıcak mesaj

2022-05-10 10:06 - Dünya

AFP: Rusya Finlandiya'nın elektiriğni kesti

2022-05-14 13:35 - Dünya

Bakan Soylu'dan yerli e-Pasaport, yeni e-Mavi Kart ve yeni e-Sürücü Belgesi açıklaması!

2022-05-10 11:12 - Gündem

Hırsızlık şüphelisi girdiği evin çimlerini biçti

2022-05-11 00:45 - Dünya

Onyekuru haber yolladı! "Dönmek istiyorum"

2022-05-12 17:55 - Spor

Cinsiyet değiştiren oyuncu Meli Bendeli, yaşadıklarıyla Armağan Çağlayan'ı gözyaşlarına boğdu

2022-05-13 10:41 - Magazin

Manisa'da feci olay: İş makinesi can oldu!

2022-05-12 13:20 - Gündem

İlgili Haberler

Thunberg'den Diyarbakır Belediyesi'ne ziyaret

15:58 - Dünya

Çin 9 ülkeye vizeyi kaldırdı

15:17 - Dünya

Trump, NATO Genel Sekreteri Rutte ile görüştü

14:58 - Dünya

Pakistan'da aşiretler arasında çatışma: Onlarca ölü ve yaralı var

14:52 - Dünya

Kanlı ellerden “kanlı elmas” ticareti

14:47 - Dünya

Günün Manşetleri

TVF Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, FIVB Voleybol Konsey Başkanı oldu

15:52 - Spor

Suriye'nin ve Irak'ın kuzeyinde 7 PKK'lı terörist etkisiz hale getirildi

15:43 - Gündem

Meteorolojiden bazı bölgeler için kuvvetli sağanak ve fırtına uyarısı

15:23 - Gündem

HAK bugüne kadar 91 "helal akreditasyon" kararı aldı

14:53 - Ekonomi

Yeni yapılacak kamu binalarına "yeşil sertifika" zorunluluğu getiriliyor

14:38 - Ekonomi