TÜSİAD, Ankara’da yaptığı yılın son Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Toplantısı’nda ekonomik hedeflere ulaşmada ‘daha umutlu’ bir noktaya gelindiği mesajını verdi. TÜSİAD YİK Başkanı Tuncay Özilhan, “Bir süredir hapsolduğumuz orta gelir tuzağından kurtulmak ve artık yüksek gelirli ülkeler arasında yer almak zorundayız. Bugün, bu hedeflere ulaşmak konusunda altı ay önceye oranla daha umutlu bir noktadayız” dedi.
GÜVENİN YÜKSELDİĞİ BİR DÖNEME GİRDİK
Özilhan, başkentte TÜSİAD üyelerini buluşturan toplantıda şunları söyledi:
“Yeni ekonomi yönetimiyle birlikte, piyasaların ekonomi politikalarına güveninin yükseldiği bir döneme girdik. Ekonomi politikalarında son 10 yılda öngörülebilirliğin azaldığı ve oynaklığın yüksek olduğu bir dönemin ardından mayıs ayından bu yana, geleneksel politikalara dönüldü. Seçimlerin öncesinde 900 baz puana dayanmış olan Ülke Risk Priminin 350’lerin altına gerilemesi uzun vadeli yatırımların finansman imkânlarını genişletiyor. Yüksek enflasyon geçmiş dönemde büyümenin yapısını bozmuştu. Ekonomimiz, ihracat ve yatırıma değil yüksek tüketime dayalı bir patikaya oturmuştu. Şimdi bir dengelenme sürecinin başladığı dikkati çekiyor. Aşırı tüketime dayanan bir büyüme modelinin sürdürülebilir olmadığını hepimiz biliyoruz.”
MUTLAKA BAŞARILI OLMALIYIZ
Enflasyonla mücadelede mutlaka başarılı olunması gerektiğini kaydeden Özilhan, “Merkez Bankamızın para politikasında sıkılaşma yönünde doğru adımlar atmaya başlaması enflasyon sorununun çözüleceğine duyduğumuz umudu pekiştiriyor. Kademeli şekilde ilerleyen bu süreçle birlikte önümüzdeki yıl fiyat istikrarının sağlanmasında önemli bir aşamaya geleceğimizi umuyoruz. Ancak uzun vadeli ekonomik performansın artırılmasında para politikasının etkisi hiç şüphesiz sınırlı. Ekonomi yönetiminin başarısı için belki de en belirleyici konu hukuk sistemine duyulan güven. Bu yüzden, hukuk sistemine duyulan güveni sarsacak girişimlerden uzak durulmasını, ekonomik performansımız açısından çok önemli buluyoruz” ifadelerini kullandı.
NİTELİKLİ İŞSİZLİK VE KOLAY PARA KAZANANLAR
Nitelikli işgücünde görülen sıkıntının son zamanlarda insan kaynaklarının tümüne yayıldığını vurgulayan Özilhan, fenomen skandalına da vurgu yaptı: “Nitelikli insan gücünde görülen sıkıntı son zamanlarda insan kaynaklarının tümüne yayıldı. Geniş işsizlik oranı diyebileceğimiz atıl işgücü oranı yüzde 22’ler bandında dolaşıyor. Ortalama ücret ile asgari ücret arasındaki makas giderek kapanıyor. Üniversite eğitiminde nitelik düşüşü ile birlikte üniversite ile lise mezunu arasındaki ücret makası daralıyor. Yani üniversite eğitiminin getirisi düşüyor. Bir tarafta çalışkan ve başarılı gençlerimizin emeği var, diğer tarafta, yasa dışı yollara sapanların gözler önüne serilen yaşantıları... Hep tekrar ettiğim gibi üretmeden olmuyor. Her işin başı üretim ve adil rekabet.”
‘GELİN KİLİTLERİ AÇALIM’
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan da yaptığı konuşmada “İşimiz çok zor ve çetrefilli. Bakış açımızda radikal değişim şart. Bakış açışımızı değiştirdiğimizde göreceğiz ki, zor sorunlar kolaylaşacak. Biz biliyoruz ki, sorunları çözmek için ihtiyaç duyduğumuz akla, bilgiye ve tecrübeye sahibiz. Tecrübeliyiz. Yüz yılın birikimine dayanıyoruz. Bu noktada iktidarıyla, muhalefetiyle, tüm siyasi aktörlere bir çağrı yapmak istiyorum. Bütün kazanımlarımızı üst üste koyalım, kilitleri açalım, çözüm için yeni yollar bulalım. Bunun için gereken tartışma ve uzlaşma zeminini sağlama sorumluluğu siyaset kurumuna düşüyor. Gelin, ikinci yüzyılımızda ihtiyaç duyduğumuz sıçrama için, demokratik tartışma ve toplumsal diyalog kapılarını açalım” dedi.