Ankara'da evinin uğrunda arabadan inip yola çıkan Zeynep Ela Bülbül'e (5) çarparak yaşamını kaybetmesine neden bulunduğu suçlamasıyla tutuklanan servis minibüsünün sürücüsü İsmail A. (58), 2 hafta sonraları ilk duruşmada tahliye edildi. Kaza raporunda 'hız haddini yüzdelik 30'dan yüzdelik 50'ye genişliğinde aşmak' kuralını ihlal etmiş bulunduğu düşüncesince ikinci etap detone mevcut sürücü kendisince 15 gündüz zarfında savca düzenlenip, tahliye sonucu verilmesine karı tepkime gösterdi.
Yenimahalle ilçesi, Susuz Mahallesi, 3771'inci Cadde’de 21 Temmuz haset Cennet Bülbül, arabasıyla evinin uğrunda defa kenarında durdu. Otomobilden inip yola çıkan Zeynep Ela'ya, İsmail A. yönetimindeki 06 C 5812 plakalı servis minibüsü çarptı. Zeynep Ela, ilçe durumunda kaybetti.
Kazanın peşi sıra tutuklanan sürücü İsmail A. kendisince 2 hafta zarfında 'taksirle ölüme neden olmak' suçundan 12 yıla genişliğinde delik istemiyle savca düzenlenip, sorun açıldı. Dava dosyasında polisin ilçe tutanağı da arazi aldı. Raporda minibüsün hızının takometreye layıkıyla 70 kilometre olduğu, İsmail A.'nın 'hız haddini yüzdelik 30'dan yüzdelik 50'ye genişliğinde aşmak' kuralını ihlal etmiş bulunduğu düşüncesince ikinci etap detone bulunduğu belirtildi.
İLK DURUŞMADA TAHLİYE
Tutuklu sürücü İsmail A., adli dinlence olması zımnında yasakçı 72'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde cemaziyelevvel tanıdık ilk duruşmada bilge karşısına çıktı. İsmail A. savunmasında hızının kısaca 30- 35 kilometre bulunduğunu encam sürerek, "Her devir geçtiğim kontrolsüz çat var. 2'nci vitese düşerek, kavşağı kontrollü ortak biçimde geçtim. Daha sonraları ortak kadının acı sesini duydum. Çocuğa nasıl çarptığımı görmedim, bilmiyorum. Kazada kusurum yoktur, beraatımı istiyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, sanığın tahliyesine değişmeyen verdi. Duruşma tutanağında sanığın tahliye gerekçesi, "Sanığın ilişkin ertelenmiş suçun nitelik ve mahiyeti, duruşmada tahsil edilen kıygın ve yakınan beyanları, sanığın delilleri karartma yahut tahrifat şüphesinin kalmamış olması, kıygın ve müştekinin şikayetlerinin olmaması" şeklinde arazi aldı.
ACILI ANNENİN TEPKİSİ
Cennet Bülbül, kızının ölümünden 15 gündüz sonraları savca hazırlanıp, sanığın tahliye edilmesine ve şikayetçi olmalarına rağmen, rapora şikayetçi olmadıklarının yazılmasına tepkime gösterdi. Bülbül, "Ben hâlâ acımı yaşayamamışken bunlarla karşılaşmak, hakeza şeylerle muhatap kazanmak ortak ana düşüncesince ne genişliğinde acı. Daha asfaltta kanaat kurumadan, hâlâ ego o yoldan geçe gözlerimi fark bariz tutamadan, yola bakmaya dayanma fark edemeden acilen şahısların hakeza yargılamalar yapmasına, ortak şeyleri apar topar çözmeye çalışmasını anlamıyorum. 5 yaşlarında ortak kız çocuğu; evren tatlısı, evren masumu. Ben çocuğuma oyuncak beğenecekken, elbiseler beğenecekken demincek hece taşı beğeniyorum, 'acaba hangisi olur, hangisinde şen eder' diye. Gözlerimi kapattığım anda o görüngü gözümün önünden geçiyor. O otobüs, o otobüsün sesi, durmayışı, çocuğum düşüncesince tek güç göstermeyişi, ansız dibine alışı. Bunların hiçbiri gözümün önünden gitmiyor. Yaşadığım travmayı kesinlikle açıklayabilirim, kesinlikle çözebilirim bilmiyorum. Sadece hayatıma bitmeme etmeye çalışıyorum. Çünkü yegâne hâlâ evladım var" dedi.
Kazayı da özetleyen Cennet Bülbül, "Araçtan inip evimize geçmeye çalışırken, otobüs o genişliğinde çabuk geldi ki, ego çocuklarıma ‘yavrum otobüsler aşırı çabuk geçiyor, size çarparlar’ dememe kalmadı, saniyeler sonraları çocuğumu dibine aldı götürdü ve ego çocuğumu otobüsün altında gördüm. Kafasını çarptığını gördüm. Otobüsün benim çığlığıma durduğunu biliyorum. Etraftan insanoğlu geldi benim bağırmama, çığlığıma. Ben çocuğuma dokunamadım bile. Sadece bağırdım. Dedim ki hâlâ aşırı bağırırsam hâlâ aşırı insanoğlu sağlık bana iane edebilir, yavrumu kurtarabilir diye. Bu genişliğinde emeksiz mı? Bu genişliğinde girintisiz çıkıntısız mi? Biliyorum tanrısal doğruluk var; fakat ego bu dünyada da doğruluk istiyorum" diye konuştu.
AVUKAT: İTİRAZ EDECEĞİZ
Ailenin Avukatı Necati Genç de "Gerek Karayolları Trafik Kanuna muhalefet, icap Türk Ceza Kanunu ait maddelerine muhalefetten çevre detone olan bu ferdin tek adli arama şartı fark verilmeden başıboş verilmiş olması, hem ailenin bununla beraber kamunun şişman vicdanını sızlatmaktadır. 15 günce çelimsiz ortak müddet arasında iddianamenin onama yapılmak vasıtasıyla davanın onama edilmiş, açılmış olması, kâffesi deliller toplanmadan hukuka karşıt biçimde yapıldığı kanaatindeyiz. Çünkü toplanması müstelzim alıcı kayıtları, katılması müstelzim uzman raporları, dinlenmesi müstelzim servisin zarfında olan 6 terbiye tanığının hiçbirinin ifadesinin alınmaması. Her şeyden mavera çocuğun beraberinde olan annesinin ifadesine tek biçimde başvurma edilmeden karara ilişik olması, davanın onama edilmiş olması. Anne babanın tek biçimde ifadeleri alınmamıştır. Böyle tehlikeli ortak halde 15 gündüz içeride yatıp tahliye edilmesi her insanın vicdanını sızlatmaktadır. Biz bu olayın yakından takip edeni olacağız" dedi.
Kaynak: HABER7.COM
Editor : Eshahaber
