Berlin
Almanya'da Özgür Seçmenler (FW) Partisinin Genel Başkanı ve Bavyera eyaletinin Ekonomi Bakanı Hubert Aiwanger, renklerinden dolayı "trafik ışığı koalisyonu" olarak adlandırılan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Partiden (FDP) oluşan hükümetin izlediği politikayı, aşırı sağın yükselmesinden sorumlu tuttu.
Almanya'da 9 Haziran'daki Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde hükümette yer alan 3 parti de oy kaybetti.
Aşırı sağcı popülist Almanya için Alternatif (AfD) Partisi ise 2019'a göre oy oranını 4,9 puan artırarak yüzde 15,9 ile Alman siyasetinde ikinci sıraya yükseldi.
Aiwanger ile Özgür Seçmenlerden yeniden AP Milletvekili seçilen Engin Eroğlu, ülkedeki AP seçimlerinin sonucunu AA muhabirine değerlendirdi.
Almanya'da AP seçimlerinin "trafik ışığı hükümeti" karşıtı gerçekleştiğini belirten Aiwanger, "Birçok vatandaş, mevcut trafik ışığı hükümetinin politikasına kızgın." dedi.
Ülkede federal siyasetin değişmesini isteyen Aiwanger, "(Hükümetin) Ekonomiye karşı olan politikası, (Avrupa Birliği) açık dış sınırlar politikası vesaire, insanların aşırı sağa gitmesine yol açtı. Federal düzeyde başka bir politika yapılması lazım. O zaman AP ve diğer seçimlerde başka seçim sonuçlarını alırız." ifadelerini kullandı.
Aiwanger, halkın hayal kırıklığı içinde olduğunu dile getirerek "İnsanların gelecek korkuları var. Trafik ışığı hükümeti, son yıllarda geleceğe dair bu korkuları körükledi." diye konuştu.
Hükümetin "açık sınır" politikası izlediğini ve ülkede yabancılar tarafından çok suç işlendiğini savunan Aiwanger, "Bu da birçok kişinin böyle devam edemeyeceğini söylemesine yol açıyor. Pek çok insan ekonomi açısından gelecek konusunda endişeli, iş yerleri başka yere taşınıyor. Emekli maaşları güvende değil. Emekli maaşları iyi bir yaşam için yeterli değil." değerlendirmesinde bulundu.
Aiwanger, çalışmayan birçok kişinin, düşük ücretli işlerde çalışanlarla yaklaşık aynı yaşam veya refah seviyesine sahip olduğunu söyleyerek "Burada pek çok şey yanlış yönde ilerliyor. Bunun düzeltilmesi lazım." dedi.
Erken seçim isteyip istemediğine ilişkin soru üzerine Aiwanger, "Trafik ışığı hükümeti, çoktan istifa etmiş olmalıydı ancak herkes koltuğuna yapışmış olduğu ve bir yıl sonra genel seçim yapılacağı için bunu yapmayacak. Elbette toparlanmayı ve tekrar daha fazla oy almayı umuyorlar. Şu anda onlar erken seçim istemezler çünkü bu, onlar için intihar olur." yanıtını verdi.
Bavyera Ekonomi Bakanı Aiwanger, herkesin mevcut durumun iyi olacağını ümit ettiğini ancak Almanya'nın önünde trafik ışığı hükümetinin durduğunu söyledi.
Aiwanger, Özgür Seçmenler olarak AP seçimlerinin sonuçlarından memnuniyet duyduklarını, bir milyon seçmeni aştıklarını ve AP milletvekili sayısını 2'den 3'e çıkardıklarını anlattı.
"Maalesef AP seçimlerinde Avrupa konuları arka plandaydı"
AP milletvekilliğine yeniden seçilen Eroğlu da federal hükümetle hesaplaşıldığını belirterek "Maalesef AP seçimlerinde Avrupa konuları arka planda, Almanya'daki konular ise ön plandaydı ve Alman halkı trafik ışığı hükümeti, Başbakan (Olaf) Scholz, (Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert) Habeck ve FDP ile hesaplaştı." ifadelerini kullandı.
Eroğlu, hükümetin çıkardığı yasalar, fikirleri ve ideolojileriyle yeni sorunlara neden olduğunu söyleyerek "Bu da insanları strese sokuyor. İnsanlar, strese girince de maalesef öfkeyi seçiyorlar ve sonucunu şimdi görüyoruz: Hükümetle hesaplaşma ve ne yazık ki radikal alanlara (gitme)." değerlendirmesinde bulundu.
Almanya'nın "nizam ülkesi" olduğuna işaret eden Eroğlu, bu düzenin giderek kaybolduğunu ve kaosun yaşandığını savundu.
Eroğlu, AP seçim sonuçlarının ardından Almanya'da erken seçime gidilmesinin gerekli olup olmadığına ilişkin soruya da "Erken seçime ihtiyaç yok ancak belki sadece hükümetin kendisini feshetmesi ve ardından Federal Meclisteki partilerin yeni bir koalisyon kurup kuramayacağını görmemiz gerekir." cevabını verdi.
AP Milletvekili Eroğlu, Federal Mecliste yeni bir hükümet kurulmadığında erken seçime gidilebileceğini sözlerine ekledi.
Editor : Eshahaber