Erkan Safi ile arkadaşı Muhammet Kurtoğlu, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden haberdar olur olmaz Üsküdar Mehmet Akif Ersoy Mahallesi'ndeki evlerinden çıkarak, eski adıyla Boğaziçi Köprüsü'ne gitti.
Köprüdeki olaylar sırasında bir kamyonun lastiğinin arkasına siper alarak yan yana duran iki arkadaştan, darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu önce Kurtoğlu ayak bileğinden vuruldu, seken kurşun yanındaki Safi'nin bacağına saplandı.
"15 Temmuz halk zaferidir, bundan sonraki darbelere 'dur' demektir"
15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde bacağından vurularak gazi olan, evli ve iki çocuk babası 34 yaşındaki Erkan Safi, sosyal medyadan darbe girişiminden haberdar olduktan sonra arkadaşlarıyla önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Üsküdar Kısıklı'daki evine, daha sonra köprüye gittiğini anlattı.
O gün dışarısının çok kalabalık olduğunu, askerlerin halkın üzerine ateş ettiğini, bunun üzerine köprüdeki çekicinin arkasında arkadaşıyla siper aldığını belirten Safi, sözlerine şöyle devam etti:
"Kimsenin elinde herhangi bir silah, sopa hiçbir şey yoktu. Sadece 'asker kışlaya' diye slogan atılıyordu, bayraklar açılmıştı. O esnada yaralıların hepsini arabaya bindirmeye çalışıyorlardı. Bir ara çok yoğun ateşe tabi tuttular. Biz kamyonun arkasındaydık. O sırada lastiklerin patladığını gördük. Ardından ayaklarımızda acı hissettik. Bir an lastiklerin basınç yaptığını düşünüyordum ama Muhammet Kurtoğlu gazimle beraber vurulduğumuzu anladık."
Arkadaşının ayak bileğinden vurulduğunu, ondan çıkan kurşunun da yan yana oldukları için bacağına isabet ettiğini aktaran Safi, daha sonra oradaki motosikletlerle farklı hastanelere gittiklerini, bir hafta hastanede tedavi gördüğünü söyledi.
Safi, 15 Temmuz gecesi vatana sahip çıkmak için dışarı çıktığını dile getirerek, "15 Temmuz halk zaferidir, bundan sonraki darbelere 'dur' demektir. Bu milletin bir daha sessiz kalmayacağı demektir. Bundan sonra tekrarına niyetlenen kişilerin bir kez daha düşünmesi gerekiyor." dedi.
"15 Temmuz benim için milli bir bayramdır"
Muhasebe işiyle uğraşan 34 yaşındaki Muhammet Kurtoğlu da "Bu vatan hainlerine karşı duruşumuzu, vatanımızı, milletimizi müdafaamızı yapmak için Erkan'a 'Geliyor musun?' diye sordum. O da hiç tereddütsüz geldi." diye konuştu.
15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne geldiklerinde darbeci askerlerin ateş açması üzerine yere yattıklarını ifade eden Kurtoğlu, köprüde çok kalabalık ve karışık bir ortam olduğunu söyledi.
Kurtoğlu, daha sonra Yalova'dan gelen Hava Harp Okulu öğrencilerini taşıyan otobüsün durdurulduğunu ve öğrencilere köprüye gitmemeleri yönünde telkinlerde bulunduklarını ancak buna rağmen öğrencilerin yine de köprüye gittiğini belirtti.
Kurtoğlu, kamyonun arkasında siper aldıkları anı şöyle anlattı:
"Ben tam ayak bileğimden, talus kemiğimden vuruldum. Erkan Gazi de baldırından, bacağından vuruldu. Kamyonun tekerinin önünde duruyorduk. Tekerden seken G3 kurşunu yere vurdu, lastiklere vurdu, bizim ayağımızdan girip çıktı. Zaten yorgun olmasa, yere vurup sekmese, lastiklere girmese ayağımızı kopartırdı. Vurulduktan sonra motosikletle hastaneye gittim ve burada tedavi edildim."
Darbeye karşı olduğu için meydanlara çıktığını, bu olayda dış mihrakların parmağı olduğuna inandığını dile getiren Kurtoğlu, "Vatanın birliği, beraberliği, belki de bağımsızlığı elden gidecekti. 15 Temmuz benim için milli bir bayramdır. Yedi düvele karşı verdiğimiz bir savaştan galip geldik. Bu savaşta da ben aynı zamanda gazi olduğum için çok mutluyum. Benim için manevi olarak çok büyük önemi var. Kazanılmış bir bayram olarak görüyorum. Zaten 15 Temmuz resmi tatil ilan edildi. Bayram havasında geçmesi için herkesin, her sene bunu hatırlaması için gerekli önemi, çabayı, sarf etmesi gerekiyor." ifadesini kullandı.