
Siyasetçi ve yazar Cemal Toptancı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'e mektup yolladı. Özel'in sıkça dile getirdiği "Kürt sorunu var" çıkışlarına tepki gösteren Toptancı, "Özgür Özel, zihniyetinizin halkıma yaptığı zulümlerinden dolayı biz Kürtlere özür borcunuz var. Kimin aklıyla oynuyorsun. Kullandığınız ‘Kürt Sorunu’ kavramı nedeniyle sizi kınıyorum." dedi.
'KÜRTLERE GÖZ KIRPMANA KIS KIS GÜLÜYORUM'
Cemal Toptancı Özel'e yolladığı mektupta şu ifadelere yer verdi:
Evet, şöhretin değil, hakkın ve hukukun yanındayım bay özel!
Sana hitaben yazdığım bu satırların nedeni, son zamanlar da nevzuhur siyasi mantığını takip eden ve sorgulayan bir Kürdüm.
Nede olsa CHP’li ve CHP’nin genel başkanı olmuşsun! Fazla uzatmadan konuya giriyorum.
Konuşmalarında biz Kürtlere göz kırpmana kıs kıs gülüyorum.
Özgür Özel, biz Kürtler hakkında ne biliyorsun? Bizi ne kadar tanıyorsun? Siyasi ve kültürel sosyolojimize ne kadar aşinasın?
Bana cevap vermeden ben söyleyeyim: Koskoca bir HİÇ!
Evet, bizi tanımıyorsun, tarihimizle inancımızla kültürümüzle tanış değilsin!
Mademki artık CHP’de ikinci kez genel başkan seçilmişsin.
Bak sana yardımcı olayım. Derinlere dalmadan sadece yüzeyde dinlediklerim, yaşadıklarım ve okuduklarımla sana bizi anlatayım.
1071’de Malazgirt’te, 1514’te Çaldıran’da, 1897’de Yunanistan’ın Dögeneği’nde, 1915’te Çanakkale’de, 1916-17’lerde Kafkas Cephesi’nde Müslüman Türk kardeşleri ile küfre karşı savaşıp şehitleri koyun koyuna yatan bir halkın ahfadıyım.
Özgür Özel, mensubu olduğun zihniyet bu ülkede 40 yıl binlerce Türk, Kürt çocuklarının ölümüne sebep olan terörü doğurdu.
Doğan terörle anaların dökülen gözyaşları zihniyetinizin eseriydi.
Çünkü kimliğimizi yok saymıştınız, dilimizi yok saymıştınız ve de en önemlisi zihniyetinizin biz Müslüman Kürt halkına yaptığı en büyük zulüm, katliam, zindan ve sürgünler yaşatmıştınız.
Garzan’da, Piran’da, Zilan’da tarihimiz acılı Kürt ağıtlarıyla destanlaştı. Ama asla kardeşlik sevdamız ve davamızdan vazgeçmedik. Çünkü biz Müslüman bir halktık.
'ÖZGÜR ÖZEL KÜRTLERE ÖZÜR BORCUNUZ VAR'
Özgür Özel, zihniyetinizin halkıma yaptığı zulümlerinden dolayı biz Kürtlere özür borcunuz var.
Önce gelin irademizin ikametgâhı olan TBMM çatısı altında, yaptığınız grup toplantısında size sadece hatırlatacağım şu anekdotu anlatarak bizden özür dileyin!
6 Nisan 1925 günü kurulan Diyarbakır’da İstiklal Mahkemeniz, bilindiği üzere verdiği seri idam kararlarıyla ünlüdür.
Bu kararlardan dünya mahkemeleri tarihine geçmiş bir kararı burada analım.
Bu kararın hikâyesini, bu mahkemede başsavcı olarak görev yapan Ahmet Süreyya, 1957 yılında Dünya gazetesinde bir tefrika hâlinde o günlere dair yayımlattığı anılarında aktarır.
Tefrika daha sonraki yıllarda, “Şeyh Sait İsyanı ve İstiklal Mahkemesi: Vesikalar, Olaylar, Hatıralar” adıyla kitap olarak da yayımlanmıştır.
Başsavcı Ahmet Süreyya, anılarında oldukça ilginç ve o denli de insanları ağlatan yaşanılanları nakleder. Bunlardan biri Türkçe bilmeyen bir Kürt gencinin başına gelenlerdir:
“Bir gün mahkemeye karayağız bir Kürt genci getirdiler. Hâkimler sorguya çekti. Türkçe bilmediği anlaşılınca, hâkimler danıştılar ve delikanlının idamına karar verdiler.”
Ahmet Süreyya anılarında, bu gencin asılmasının yarattığı etkiden kurtulamadığını da anlatır:
“Uyur uyumaz, o Türkçe bilmeyen çocuk rüyama girerek boğazıma sarıldı ve Türkçe, ‘Niye beni bıraktın, beni idam ettirdin?’ diye tehdit etti.”
“Sabahleyin mahkemeye gittim ve hâkim arkadaşlara dedim ki; ‘Birader, Türkçe bilmeyenleri asarsak tüm Diyarbakırlıları, hatta tüm Doğuluları asmamız lazım.’”
“Bir hafta sonra şu telgrafı aldım:
‘Ahmet Süreyya Bey, Diyarbakır İstiklal Mahkemesi Başsavcısı;
Gayemiz, Kürtlerin ve Kürtçülüğün kafasının ebediyyen ezilmesidir.
Hâkim arkadaşlarınla anlaş. Gözlerinden öperim.
Başvekil İsmet İnönü”
İki gün önce Şişli’de yaptığın konuşmada biz Kürtler hakkında mevcut hükümeti yargılayarak ve samimiyetsiz bulduğunuzu ifade eden konuşmanızdan alıntı yaptım:
“Bunlar, Türkiye’de Kürt sorununu çözeceklermiş. Bu samimiyetsizlikle, bu ikiyüzlülükle çözüm olur mu sahtekârlar? Çözüm; Kürt ile Türk’ü kardeş bilmekle olur, eşit bilmekle olur.”
'ÖZGÜR ÖZEL KİMİN AKLIYLA OYNUYORSUN?'
Ve devamında da:
“Bunu çözerse Türkiye’nin kurucu partisi, bugünün birinci partisi CHP çözer.”
Özgür Özel, kimin aklıyla oynuyorsun? Sana hemen şunu hatırlatayım.
Birincisi, kullandığınız ‘Kürt Sorunu’ kavramı nedeniyle sizi kınıyorum.
Zira biz Kürtler bu ülkede varlığımızla hiçbir zaman sorun olmadık!
Esas sorun zihniyetinizin bize yaptığı zulümlerdi.
İkincisi, “Bunu çözerse Türkiye’nin kurucu partisi, CHP çözer” demeniz.
Halkımıza yaşattığınız zulmünüzün Türkiye’nin sorunu olduğunu, bunun içinde biz Kürtlerin asla güveninin size olmadığını da hatırlatarak, bizden özür dileyin.
Biz Kürtler, Sayın Devlet Bahçeliye ne kadar teşekkür etsek azdır.
Yaptıkları çağrı ile, Bay Özgür Özel genç Kürt jenerasyonunu ölümlerden kurtarma amaçlı olduğu gibi, aslında bizleri CHP’den ve yıllardır siyasal arenada seçmenlerimize hamallık yaptıran Türk solundan da kurtarmıştır.
TBMM’de bu özrünüzü dile getirin.
Bunu yaptığınız an, bu ülke bir daha terör musibeti asla yaşamayacaktır.
#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnewsEditor : Eshahaber