![İslam Alimleri Vakfı'ndan Kahramanmaraş'ta 'afet' toplantısı](https://www.eshahaber.com.tr/files/uploads/news/default/islam-alimleri-vakfi-ndan-kahramanmaras-ta-afet-toplantisi-779726.webp)
Vakıf, 6-8 Şubat 2025 tarihleri arasında "Kendi Gök Kubbemiz Buluşmaları" adı altında düzenlediği IV. Bölge Toplantısını Kahramanmaraş’ta Sütçü İmam Üniversitesinde yaptı. Yoğun geçen programlar 6 Şubat Perşembe günü akşam namazına müteakip Abdülhamid Han Camii'nde gerçekleştirilen 1001 Hatim Programıyla başladı. Programdan sonra yatsı namazına müteakip MÜSİAD sohbetleriyle devam etti. Programlarda Vakıf Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu sohbet verdi.
7 Şubat Cuma günü Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinde gerçekleşen program; Arif Yücel Hocanın Kur’an tilavetiyle başlanırken, Kahramanmaraş İl Müftüsü dua etti. Açılış konuşmalarında sırasıyla; Vakıf Kurucular Kurulu Üyesi Doç. Dr. Fatih Okumuş, Vakıf Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Karataş, Vakıf Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, İstiklal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Bakan, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alptekin Yasim, Kahramanmaraş Valisi Mükerrem Ünlüer konuşmalarını yaptı.
Vakıf Kurucular Kurulu Üyesi Doç. Dr. Ali Karakaş Hoca moderatörlüğünde 1. Oturumda Vakıf Yönetim Kurulu Üyesi M. Tayyip Elçi, Vakıf Kurucular Kurulu Üyesi Prof. Dr. Vahap Özpolat, Ülfet Vakfı Kurucu Başkanı Abdullah Taylan, Vakıf Kurucular Kurulu Üyesi Dr. M. Masum Vanlıoğlu;
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş Hocanın moderatörlüğünde 2. Oturumda Vakıf Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Saffet Köse, Prof. Dr. Gaziantep Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden Mahmut Çınar, Kahramanmaraş Başsavcısı Ramazan Murat Tiryaki, Gaziantep İl Müftüsü Dr. Hüseyin Hazırlar;
Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu Hoca moderatörlüğünde 3. Oturumda Hatay Eski Müftüsü Yazar Mustafa Varlı, Gaziantep Eski İl Müftüsü Ahmet Çelik, Vakıf Kurucular Kurulu Üyesi Ramazan Kayan, Saçaklızade Vakfı Başkanı Ali Demirdöğen konuşmalarını yaptı.
Cuma namazı için Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu Zekeriya Tanrıverdi Camisinde, Prof. Dr. Mustafa Karataş Hoca Abdülhamid Han camisinde vaaz vermişler, Kurucular Kurulu Üyesi Dr. Muhammed Masum Vanlıoğlu Hoca da Sıddık Akyol camisinde vaaz, hutbe ve namaz görevlerini icra etmişlerdir. Cuma namazı sonrası Öğle yemeğimizi Saçaklızade Vakfına bağlı Beyza Boğaziçi Kolejinde yedikten sonra otobüslerle tekrar Sütçü İmam Üniversitesine geri dönülmüştür.
Müzakereler kısmında farklı illerden gelen rektörlerden; Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şehmus Demir, Ankara Sosyal Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, Kilis 7 Aralık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren konuşmalarını yaptılar, ayrıca devamında Vakıf Kurucular Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Ali Akpınar ve Abdullah Yıldız Hocalar 1. Oturum; Vakıf Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Kurucular Kurulu Üyesi Mehmet Paksu 3. Oturumda katkılarını sundular. Son olarak Yönetim Kurulumuzun da katılımıyla Vakıf Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Saffet Köse Hoca; İslam Alimleri Vakfı Yönetim Kurulu ve Vakıf adına basın bildirisini okudu.
Üniversitedeki program bittikten sonra Kahramanmaraş Belediyesi Mehmet Akif Ersoy Konferans Salonunda, Vali, Başsavcı ve bölge halkının yüksek katılımıyla, Vakıf Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Korkmaz Hocanın moderatörlüğünde bir panel düzenlenmiş, Diyanet İşleri Başkanı, Vakıf Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, Başkan Yardımcıları Abdülvahap Ekinci ve Prof. Dr. Mustafa Karataş, Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. Adem Ergül ve Dr. Abdulaziz Kıranşal Hocalar konuşmalarını gerçekleştirmişlerdir. Günün sonunda Kahramanmaraş Belediyesi tarafından tüm katılımcılara Belediyenin Çamlıca Tesislerinde yemek ikramı yapıldı.
8 Şubat Cumartesi günü Ali Demirdöğen Hoca tarafından ikram edilen kahvaltıdan sonra Kahramanmaraş Kapıçam Şehitler mezarlığında deprem nedeniyle hayatını kaybedenler ziyaret edildi, dualar okundu ve Hocalar iki grup halinde Hatay ve Gaziantep’e hareket ettiler. Hatay’a giden; Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, Prof. Dr. Saffet Köse, Dr. Adem Ergül, Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, Prof. Dr. Şehmus Demir, Prof. Dr. Veysel Eren Hocalar, Hatay İl Müftülüğünden oluşan yaklaşık 150 din görevlilerine yönelik düzenlemiş olduğu panelde konuşmalarını yaptılar. Gaziantep’e giden; Prof. Dr. Mustafa Karataş, Abdülvahap Ekinci, Ömer Korkmaz ve Abdullah Yıldız Hocaların birlikte iştirak ettikleri gecede, Kuran-Kerim, ilahiler, sohbet ve dualarla yaklaşık 150 kişinin katıldığı programda Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep İl Müftüsü Dr. Hüseyin Hazırlar, Şahinbey Kaymakamı Mehmet Emin Taşçı, Oğuzeli Belediye Başkanı Bekir Öztekin ve çok sayıda iş adamının da yer aldığı program katılımcılar tarafından memnuniyetle karşılandı.
Böylece, Kendi Gök Kubbemiz Buluşmaları 4. Bölge Toplantısı, ilim, irfan ve
dayanışma ruhu içinde verimli oturumlar, anlamlı ziyaretler ve geniş katılımlı programlarla tamamlandı. Bölgedeki manevi birlikteliğe ve ilmi gelişime önemli katkılar sağladı.
"Afetler Ve Buhranlar Anında Alimlerin Sorumluları" başlığı altında "Kendi Gök Kubbemiz Buluşmaları" programı sonrasında yapılan basın bildirisi şöyle:
"1- 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan depremde on şehrimiz görülmemiş bir felakete maruz kalmış, binlerce insanımız enkaz altında can vermiş ya da yaralanmıştır. Depremde kaybettiğimiz ve şehit hükmünde olduğuna inandığımız kardeşlerimize rahmet, ailelerine sabır niyaz ediyor, Yüce Rabbimizden ülkemizi ve dünyamızı bu tür afetlerden korumasını diliyoruz.
2- Depremler ve benzeri musibetler ilk olmadığı gibi son da olmayacaktır. Dolayısıyla bu türden afetler ve özel anlamda söylemek gerekirse depremler kutsal kitaplarda anlatılan ve fiili olarak her dönemde yaşanan, bazen cana bazen mala bazen de her ikisine zarar veren bir sınav niteliğindeki olaylardır. Bu sınavda başarının şartı gerekli ve yeterli tedbirlerin alınmasıdır. Bu, Allah’ın bir emridir. Hz. Peygamberin hadis-i şeriflerinde belirttiği üzere felaketlere karşı gerekli tedbirleri almayan insanlardan Allah’ın koruması kalkmıştır. Bu nedenle doğal afetlerin bir gerçeklik olduğunun bilincinde olarak gerekli önlemleri almak, olay anında hızlı ve etkin çözümler uygulamak, toplumsal psikolojiyi, bireysel ve toplumsal tutum ve davranışları yönetebilecek tedbirleri hayata geçirmek gereklidir.
3- Muhtemel afetlere karşı hazırlıklı olmamak, gerekli önlemleri almadan durumu yalnızca kadere bağlamak, sorumluluktan kaçmanın bir göstergesidir. Mü’min, her işi onun doğal yasaları çerçevesinde sağlam bir şekilde yapmalı ve sonucunu Allah’a bırakmalıdır. Modern bilimin ortaya koyduğu yasalar, evrendeki ilahi düzenin bir parçasıdır ve insan, bu düzeni gözeterek tedbir almakla yükümlüdür.
4- Okullar, iş yerleri, resmî kurumlar ve sivil toplum kuruluşları tarafından afetlere karşı farkındalık eğitimlerinin planlı ve sistemli bir şekilde yürütülmesi can ve mal güvenliğinin bir parçası olduğu kadar İslam’ın “iyiliği hakim kılma ve kötülüğü engelleme” ilkesinin de bir gereğidir. Bu yolla toplumda bilinç oluşturulması, afet ve acil durum yönetimi için bir gerekliliktir. Eğitimler, bireylerin hem kendilerini hem de çevrelerini koruma sorumluluğunu kavramalarına yardımcı olmalı ve alınması gereken tedbirler konusunda bilinçlenmelerini sağlamalıdır. Bu bağlamda, yalnızca bireysel güvenlik değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluk ve kul hakkı bilinci de vurgulanmalı, tedbirsizlik ya da ihmalin başkalarının hayatını riske atabileceği gerçeği üzerinde durulmalıdır.
5- Afetlere karşı gerekli önlemlerin alınması ilgili kurumlar tarafından teşvik edilmeli, aksi yöndeki tutum, davranış ve uygulamalar etkin biçimde denetlenmeli, ihmaller için belirlenecek caydırıcı cezalar herhangi tavize mahal vermeden kararlılıkla uygulanmalıdır.
6- İnsan eliyle ortaya çıkan, evrenin doğal yasalarını çiğnemek yoluyla afetlere zemin hazırlayan unsurlara karşı yeterli seviyede farkındalık eğitimi vermek ve çevresel tedbirleri almak hayati bir zorunluluktur. Havanın, suyun ve su yollarının temiz tutulması, atıkların zararsız hale getirilmesi, ormanların korunması ve ağaçlandırma çalışmalarına hız verilmesi, erozyon, sel ve kuraklık gibi afetlerin önlenmesine ve yıkıcı etkilerinin düşük kalmasına katkıda bulunacaktır.
7- Afet sonrası koordinasyon ve kriz yönetiminde, bireylerin psikolojik ve manevi iyileşme süreçlerine katkı sağlamak önemlidir. Süreçte manevi danışmanlık hizmetlerinin iyileştirici etkisi bilinmektedir. Dolayısıyla afet sonrası yönetimde manevi danışmanlık hizmetlerine yer verilmeli, Diyanet İşleri Başkanlığı ile aktif işbirliği yapılarak, afet mağdurlarına dini ve manevi destek sunacak uzmanların görevlendirilmesi ve afet sonrası toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca afet durumlarında din hizmetlerinde ve cenaze işlerinde aksaklıklar ve kargaşaların yaşanmaması için belli periyotlarda tatbikatlarla din görevlileri eğitilmelidir. Ayrıca afet ve acil durumlarda dini hizmetlerin zamanında yapılabilmesi ve bir plan çerçevesinde yürütülmesinin sağlanması için Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanlığına bağlı müstakil bir birim kurulması önerilmektedir.
8- Her insan, gücü oranında kötülüğü ve haksızlığı önlemekle yükümlüdür. Afete hazırlık, afet sırası ve sonrasında görülen aksaklıkların yetkili mercilere iletilmesi konusunda toplumsal duyarlılık mekanizmaları geliştirilmelidir. Bu yolla gelen bildirimlerin etkin yönetilmesi ile çok sayıda olumsuzluğun önüne geçilebilir. Bu çerçevede afet öncesi, sırası ve sonrasında etkin işleyen ihbar hatlarının kurulması, ilgili kurumlar arasında dinamik bir iletişim sisteminin oluşturulması önemlidir.
9- Afet durumları sabır, metanet, sorumluluk, diğerkâmlık, merhamet gibi erdemlere sahip olmayı gerektiren olağanüstü durumlardır. Eğitim-öğretim süreçlerinde ve doğal afet hazırlıklarında bu yöndeki becerilerin kazandırılmasına yönelik içeriklere yer verilmelidir. Eğitimlerin formel olarak planlanması yanında informel boyutta da dikkate alınması etkin sonuçlar için gerekliliktir.
10- Afet durumlarında bir taraftan ender de olsa kötü niyetli bazı insanların yağma ve fırsatçılık peşinde koştukları, büyük çoğunluğun ise yüksek düzeyde empati ve sempati duygularına sahip oldukları görülmekte, bu duygular insanlarda ellerinden gelenden fazlasını yapma yönünde motivasyon oluşturmaktadır. Birinci durumda gerekli asayiş önlemlerinin alınmasına; ikinci durumda yardımseverlerin kendi başlarına yaptığı girişimlerin karmaşaya yol açmaması içinyardımların ihtiyaca dönük gerçekçi şekilde yapılabilmesi, ihtiyaç duyulan malzemelerin hızlı biçimde ve ihtiyaç odaklı şekilde sahiplerine ulaştırılabilmesi, aynı türden ürünlerde yığılma olmaması için etkili bir organizasyon sistemine ihtiyaç olduğu açıktır. Karmaşayı önleyip israftan kaçınmak amacıyla organizasyonun daha duyarlı ve yetkili kurumlarla bağlantılı şekilde yürütülmesi etkili afet yönetimi için zorunluluktur.
İslam Alimleri Vakfı olarak tedbirsiz tevekkülün beyhude bir tutum olduğunu, İslam’ın insanları sorumluluklarını yerine getirip, akıl ve sağduyu ile hareket etmeye teşvik ettiğini hatırlatır, insanların içinde bulunduğu olumsuzlukları fırsata çevirip çıkar sağlamanın büyük bir günah olduğunu belirtmek isteriz. Son olarak hepimizi derinden sarsan 6 Şubat büyük felaketinin 2. yıldönümünde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yararlılarımıza acil şifalar dilerken depremden zarar gören kardeşlerimizin normal hayatlarına dönebilmesi için yapılacak çalışmalarda ilk günkü gibi duyarlılık gösterilmesinin bir kardeşlik borcu olduğunu hatırlatmak isteriz. Kamuoyuna saygıyla arz olunur."
#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnews
Editor : Eshahaber