Bir zamanlar tabakhanelerin olduğu Zeytinburnu, bugün artık sadece deri ceket dikmiyor, yüksek katma değerli ve kendi markasıyla ürün üretip satış yapan bir bölge haline geldi. 1500'e yakın irili ufaklı firmanın bulunduğu Zeytinburnu ürettiğini ağırlıklı olarak ihraç etse de bugünlerde iç piyasanın dikkatini çekmek için de çalışma yapıyor. Dünyadaki lüks markaların yüzde 90'ına üretim yaptıklarını belirten Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Gözmen bölgenin yeterince tanınmadığını belirterek bunun için tanıtım günleri düzenleyeceklerini söyledi. 'Tanıtım Günleri' ve 'Çadır Günleri' yaparak ucuz deri ürünlerini halkla buluşturacaklarını anlatan Gözmen "Vatandaş 1-3 bin lira arası fiyatla ihraç ürünleri giyebilecek" dedi.
Akşam Gazetesi, Gürkan Gözmen'le 'derinin merkezi' Zeytinburnu'nu ve sektörü konuştu.
DEVLERE ÜRETİYORUZ
■ Türk deri sektörü şu an dünyada hangi konumda?
Koyun postundan yapılmış deri konfeksiyon ürünlerinde yüzde 30'a yakın söz sahibiyiz. Gucci, Fendi, Boss gibi global markaların yüzde 90'ı ürünlerinin tamamına yakını Türkiye'den alıyor. Özellikle butik üretim yapan markalar Türkiye'yi tercih ediyor. Düşük kaliteli mallarda ise Çin, Hindistan ve Pakistan gibi ülkeler tercih ediliyor.
■ Ne kadar kilogram fiyatınız?
Kilogram başı ihracatımız 9.90 dolarla, diğer sektörlerin oldukça önünde, dördüncü sırada yer alıyor. Bunların içerisinde deri konfeksiyonda 140 dolar gibi kilo başı fiyatla mücevherattan sonra ikinci sektör konumundayız. Mücevherin kilogram fiyatı ise 580 dolar. Ayrıca dış ticaret fazlası veren bir sektörüz.
■ İhracat nereye geldi şu an?
Deri ve deri mamülleri olarak geçen yılı 1 milyar 702 milyar dolarla tamamladık. Bu yıl yüzde 17-18'lik artışla 2 milyar doları bulur. Sadece deri kürk ve konfeksiyonda ise yıl sonu hedefimiz 240 milyon dolar. Tabii bunun içinde bavul ticareti ve turistik bölgelerde yapılan satışlar yok. Bu da 750 milyon dolar civarında. Bu rakam turizm gelirleri içinde yer alıyor. Ayrıca 200 milyon dolarlık tabaklanmış deri ihracatımız var. Bu da yıl sonu 260 milyon doları bulabilir.
PAZAR ÇEŞİTLENDİ
■ Sizin sektör ağırlıklı Rusya'ya çalışıyordu. Savaş sonrası nasıl bir tablo ortaya çıktı?
Savaş öncesi pazarımızın yüzde 70'ini Ukrayna ve Rusya oluşturuyordu. Yarı yarıya ihracat azaldı. Ancak 215'teki uçak krizinden ders alarak pazar çeşitlendirmesine gitmiştik. Bu sayede bu açığı kapattık. Özellikle ABD pazarında yüzde 60 artış yaşadık. Pazar artık çeşitlenirken Avrupa gibi mevcut pazarlarda satışları artırmak için çalışmalar yapıyoruz.
ÇADIR GÜNLERİ YOLDA
■ İç pazarda deri ürünlerine talepte durum ne? Vatandaş bu ürünlere kolay ulaşabiliyor mu?
Zeytinburnu'nda 1500'e yakın irili ufaklı imalatçı firmamız var. Hepsi kendi tasarımlarını yapıyor. Bugüne kadar iç pazara vakit bulamadılar. Ancak tüketicilerin en uygun deri ürünlerine ulaşabileceği adres Zeytinburnu. Ayrıca geniş yelpaze de var. 'Derinin başkentiyiz' diyoruz ama bunu halkımıza iletmekte biraz eksik kaldık. O yüzden 'Tanıtım Günleri' ve 'Çadır Günleri' yaparak ucuz deri ürünlerini halkla buluşturacağız. Fiyatlar hazır giyim fiyatlarıyla rekabetçi olacak. Vatandaş bin-3 bin liraya ihraç ürünlerini giyebilecek. Dünya markalarının 5-10 bin euro'ya sattığı ürünleri biz 10'da 1, 20'de bir fiyata vereceğiz. Böylece bu bölgeyi tanıtacağız. Bu tanıtımları daha önce planlıyorduk pandemiden dolayı yapamadık. Şimdi bu çalışmaları yeniden başlatacağız.
■ Moda ve tasarımda Türk dericileri şu an ne durumda?
Biz daha önce moda ve tasarımda İtalya'yı öncü olarak görüyorduk. Şu an gelinen noktada bizim ürünlerimiz tasarımda İtalya'yı geçmiş durumda. Ancak markalaşamadığımız için bu ürünler onlara mal olmakta. Firmalarımızın yüzde 90'ı artık kendine özgü koleksiyonlar çıkarıyor. Şu an deri konfeksiyonda Türkiye öncü ülke konumuna geldi. Ayrıca tabakhane altyapımız çok iyi.
■ Sektörün belli başlı sorunları neler?
Yaptığımız fuar, genel teşvikler kapsamına girmiyor. Bununla ilgili devletin yol açması lazım. Ayrıca tabakhane kısmında enerji tüketimi çok fazla. Bununla ilgili de teşvikler verilirse her tesis kendi güneş enerjisini çatısında üretir ve düşük maliyetli derilere kavuşuruz. Ayrıca finansa erimiş noktasında da destek gerekiyor.
LEATHER&FUR FASHİON'A 1000 ALICI GELİYOR
■ Nitelikli insan kaynağı günümüzde önemli bir sorun haline gelmeye başladı. Her sektörde olduğu gibi sizde de kalifi ye eleman sıkıntısı var sanırım?
Kalifi ye eleman genel bir sıkıntı. Çünkü yeni nesil üretime yönelmiyor. Şu an ne meslek lisesinden ne de üniversiteden mezun olan üretime gelmiyor. Belediye ile işbirliği içinde 6 aylık veya 1 yıllık kurslar açıp eleman yetiştireceğiz. İş garantili olacak. Kurs süresince asgari ücret vereceğiz. Öncelikle fi rmalar bünyesinde başlatmayı düşünüyoruz. Çıraklık eğitim merkezleri gibi olacak. Çırak olmadan geleceğin ustaları olmaz. Şu an bazı firmalar başladı. Buna benzer uygulamayı tüm sektörler de yapmalı.
■ Yurtdışında alıcı getiriyor musunuz?
Her sene biri mayısta olmak üzere yılda iki kez yaptığımız Leather&Fur Fashion Fuarı'nın ikincisini 2-5 Aralık tarihleri arasında Antalya'da yapacağız. 68 firmamız bu fuarda ürünlerini sergileyip sipariş alacak. Şu an fuara 1000'e yakın alıcı bekliyoruz. Fuara Rusya'nın dışında Mısır, Makedonya, Almanya, İtalya, Sırbistan gibi ülkelerden de ciddi alıcılar gelmeye başlardı. Rusya-Ukrayna savaşından dolayı Rusya'ya satışlarda yüzde 20'lik düşüş var ama biz iki fuardan Rusya'ya satışların yüzde 70'i kadar sipariş alıyoruz. Bugüne kadar 8 fuar yaptık. Alıcıların konaklama giderlerini karşılıyoruz. Bu fuarlarda dünya starlarını da ağırladı. Bu yılki fuarda da sürprizlerimiz olacak.
25 ÜLKE PAZARINDA VARIZ
■ Türk dericiler fiili olarak kaç ülkede var?
25 ülkede varız. Türk dericilerin Rusya, Ukrayna, Amerika, Almanya, İngiltere, Dubai ve Mısır gibi ülkelerde mağazaları var. Özellikle turist çeken bölgelerde de mağazalar açıyoruz. Mısır'ın Şarm El-şeyh kenti gibi. Oraya gelen turist bizi tercih ediyor.
Editor : Eshahaber