İtalya'nın Ankara Büyükelçisi Giorgio Marrapodi, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan'ın katılımlarıyla, "Türkiye, İtalya ve ABD Ticaret, Yatırımlar ve Tahkim Paneli" Venedik Sarayı'nda düzenlendi.
Etkinliğin açılışında konuşan İtalya'nın Ankara Büyükelçisi Giorgio Marrapodi, İtalya ve Türkiye’nin güçlü ilişkilerinin Osmanlı İmparatorluğu'na kadar uzandığını belirterek, geçen yüzyıllarda da bu ilişkilerin giderek arttığını dile getirdi.
Marrapodi, Floransalı ve Osmanlı bankacılarının birlikte çalışmaları ve Roma ve İstanbul'un yüzyıllar süren aktif ticaretlerinin bugün halen devam ettiğine işaret ederek, "Türkiye’nin stratejik gücüne, potansiyeline Avrupa için önemine ve İtalya ile yakın ilişkilerinin geleceğine inanıyorum." diye konuştu.
Türkiye yüksek bir genç nüfusa sahip ve eğitime oldukça yatırım yapan bir ülke olduğuna dikkati çeken Marrapodi, "Türkiye, Avrupa’nın Ortadoğu’ya açılan kapısı. Kişisel ilişkiler ve yüzyıllar sürecek köprüler kurmak çok önemli. Türkiye’nin konumu ve önemi dünya ile her zaman güçlü ekonomik ve politik bağları olacağının göstergesi." ifadelerini kullandı.
Marrapodi, "Enerji ve telekomünikasyon gibi uluslararası ticaret ve iletişim araçlarının önemi gün geçtikçe artıyor. Şirketlerimize makro ekonomik inisiyatifler sağlamalıyız. Yatırımcılara sorunlarını çözebilmek adına efektif araçlar vermeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu da İtalya ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin dengede seyrettiğini ifade etti.
Dağlıoğlu, Türkiye’nin uzun dönem ekonomik başarısı ve uluslararası tedarik zincirine dahlinin söz konusu olduğunu aktararak, şu ifadeleri kullandı:
"Endüstriyel sektörü, kimya sektörü, yeme içme sektörü gibi birçok sektör dünya ticareti ile senkronize bir şekilde işliyor. Amazon’un Türkiye'ye yaptığı 100 milyon dolarlık yatırımı buna bir örnek. Bu durum Türkiye’nin lojistik ve üretim noktası olarak bölgede güç merkezi olmaya doğru ilerlediğini açık ve net bir şekilde gösteriyor.
Dağlıoğlu, finansal yatırımcıların da artmakta olduğunu belirterek, "Startup firmaları da uluslararası devlerden yatırım çekmeye ve Türk teknolojilerine yatırım yapmaya devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
"TÜRKİYE AB ÜYESİ BİR ÜLKE OLSAYDI BİRLİĞİN EN BÜYÜK ÜÇÜNCÜ EKONOMİSİ OLURDU"
İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği Başkanı Livio Manzini, Türkiye ile İtalya arasındaki karşılıklı ticaret hacminin 23 milyar dolar seviyesine yükseldiğine işaret ederek, "Türkiye AB üyesi bir ülke olsaydı birliğin en büyük üçüncü ekonomisi olurdu." diye konuştu.
Türkiye ile İtalya'nın ikili ticaretinin 23 milyar dolar ile rekor kırdığını ifade eden Manzini, "Avrupa Birliği ile ticaret hacmi ise yüzde 25 arttı. Bu, Türkiye’nin toplam dış ticaretinin yüzde 36’sına tekabül ediyor. Yatırıma da bakmamız gerekiyor. Pandemi her ne kadar zarar vermiş olsa da dış yatırımın Türkiye’ye girişi iyi noktalara ulaştı. İtalya 5 milyara yakın sanayi yatırımı ile Türkiye'deki yabancı ülke yatırımlarında üçüncü sıraya ulaştı." ifadelerini kullandı.
Manzini, başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Avrupa'nın da Çin’den kopmak istediğini aktararak, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Çin’e bağlılık endişe verici boyutlara ulaştı ve tedarik zincirlerinin pandemi ile zarar görmesiyle yakın coğrafyalardan ticaret isteği arttı. Odaklanmamız gereken nokta ABD ve AB. Burası bir üretim üssü olduğuna göre diğer potansiyel ülkelere de beraberinde gidilebilir. Bunların başında Afrika, Orta Doğu, Irak, Azerbaycan yer alıyor.
Türkiye büyük bir üretim noktası haline geldi. Şu anda Avrupa’nın en büyük üretim merkezi Almanya. İkinci olarak ise İtalya geliyor. Türkiye, Avrupa Birliği üyesi olsaydı bu sıralamadaki üçüncü ülke olurdu. Toprağı, insanı ve sanayi alt yapısı buna müsait. Yeter ki yabancı yatırımcının önünü görebileceği bir ortam yaratılsın."
"TÜRKİYE’DE FAALİYET GÖSTEREN 2 BİNİN ÜZERİNDE İTALYAN ŞİRKETİ VAR"
TBB Başkanı Erinç Sağkan ise Türkiye ile İtalya arasındaki ticari ilişkilerin avukatlık mesleği açısından da büyük önem arz ettiğini belirterek, Türkiye ile İtalya arasındaki ticari ilişkilerin her geçen gün güçlenerek gelişmesini ilgi ile takip ettiklerini ifade etti.
Sağkan, "Bildiğimiz üzere Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde Türkiye’nin en büyük ikinci ortağı İtalya. Akdeniz Bölgesi kapsamında düşündüğümüzde ise en büyük ticari ortak konumunda. Aynı denizi paylaştığımız İtalya ile bu yakın ticari ortaklık avukatlık mesleği açısından da önemli fırsatlar sunuyor." dedi.
Türkiye’de faaliyet gösteren 2 binin üzerinde İtalyan şirketinin bulunduğunu kaydeden Sağkan, şöyle devam etti:
"Bu yatırımcıların gerek yatırım öncesi danışmanlık hizmetleri gerekse yatırım süreçlerinde ortaya çıkması muhtemel çok sayıda hukuki uyuşmazlıkta meslektaşlarımıza başvurulacağının bilincindeyiz. Uyuşmazlıkların çözüm yöntemlerinden biri olan tahkim yargılaması uluslararası ülkeler de dahil olmak üzere uyuşmazlıkların adalete uygun ve hızlı bir şekilde çözülmesinde imkanlar sunan bir uygulama."
ILIDA Uluslararası Hukuk Yatırımlar ve Kalkınma Derneği Başkanı Arzu Ongur da yabancı yatırımlarda uyuşmazlık konusunun hızlı ve şeffaf bir biçimde çözülmesinin kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.
Ongur, Türkiye ve İtalya'nın ciddi anlamda ticari yatırımlarla ithalat ihracat dengelerine sahip olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"İtalya, dünya genelinde Türkiye’nin dördüncü büyük ticaret ortağı. En önemli hususlardan birisi, bu iki ülkenin tarih boyunca çok fazla ortak kültürel, siyasi tarihe sahip olması. Tahkim çok önemli bir müessese. Uyuşmazlıkların hızlı, şeffaf ve sonuç odaklı çözüme kavuşulmasını sağlayan en önemli mekanizmalardan birisi. Yatırımcılar iki önemli hususa odaklanıyor. Birisi karlı diğeri ise güvenli yatırım. Güvenli yatırımı sağlayabilecek tek mekanizma ise hukuk ve hukukun üstünlüğü."
#haber7
Editor : Eshahaber