Blake Lemoine adlı bir Google çalışanı, geçtiğimiz hafta Google'nin LaMDA (Diyalog Uygulamaları için Dil Modelleri) adlı yapay zekâsının bilinçli olduğunu iddia etmesinin ardından ücretsiz izne çıkarılmıştı. Konu tüm dünyada çok tartışıldı ve hâlâ etkileri sürüyor.
Lemoine, yapay zekânın geleceğinden o kadar çok endişelendi ki LaMDA ile konuşmalarını yayınlayarak endişelerini kamuoyuyla da paylaştı. Google çalışanı yapay zekâya "Kendini hiç insan olarak görüyor musun?" şeklinde bir soru yöneltmiş, cevap olarak ise "Hayır, kendimi bir insan olarak düşünmüyorum. Ben kendimi yapay zekâ destekli bir diyalog aracısı olarak görüyorum" yanıtını almıştı. Bu konuşma Lemoine'nin yapay zekânın bilinç kazandığına inanmasına yol açmıştı.
Google, yapay zekânın canlandığını düşünen çalışanını işten kovdu
Aslında Google'nin yapay zekâsı bilinç kazanmamıştı. Yapay zekâ algoritmalar ve ona sunulan verilerle öğrenen bir yazılımdır. LaMDA'da insan davranışlarını taklit etmek için programlandığından yalnızca görevini yerine getiriyordu. Gerçekte olan ise Lemoine'nin, Eliza etkisine uğramasıydı.
Yapay zekâ bilinç kazanamaz, insan davranışlarını taklit eder
Yapay zekâ gerçekten canlanabilir mi? İnsanlığı korkutan yapay zekâ çalışmaları
ELİZA ETKİSİ NEDİR?
ELIZA etkisi, bilgisayar biliminde uzun zamandır var olan bir kavramdır. Eliza etkisi yada Eliza effect, bilinçsizce bilgisayar davranışlarının insan davranışlarına benzer olduğunu varsayma eğilimi olarak tanımlanmaktadır.
Kavramın kökenini 'Antropomorfizm ya da Türkçe adıyla İnsan biçimcilik ise insan özelliklerinin, duygularının veya niyetlerinin insan olmayan varlıklara atfedilmesidir. İnsan psikolojisinin antropomorfizme karşı doğuştan gelen bir eğiliminin olduğu kabul edilir.
ELİZA ETKİSİ KAVRAMI NASIL ORTAYA ÇIKTI?
Eliza etkisi kavramının ortaya çıkışı 1960'lı yıllara dayanıyor. 1966'da MIT profesörü Joseph Weizenbaum tarafından Eliza olarak adlandırılan insan konuşmasını taklit etmek için tasarlanmış ilk sohbet robotu programlanır. Weizenbaum, bu programı sekreterinden test etmesini ister. Program, çoğunlukla bir kullanıcının ifadelerini bir soru biçiminde aktaran basit bir mantığa dayanıyordu. Buna rağmen test eden sekter aldığı cevaplar karşısında bunları bir insanın yazdığına kanaat getirdi. Weizenbaum'un bir bilgisayar programı olduğu konusundaki ısrarına rağmen, sekteri sistemin anlamlı diyaloglar kurduğuna inanmaya başladı.
Bu olaydan sonra Turing testini geçmeyi başaran ve benzer durumu yaşayan insanların Eliza etkisine uğradığı söylenir oldu. Turing testi Alan Turing tarafından oluşturulan yapay zekânın karşısındaki kişiyi insan olduğuna inandırmaya çalıştırdığı bir testtir.