Ankara
AK Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, "Harbiye milletin değeridir, imam hatipler de milletin değeridir. Bunları herhangi bir şekilde karşı karşıya getirme anlayışı, bu kurumlardan yetişen ve memlekete hizmet eden bu milletin çocuklarına haksızlık olduğu gibi, aynı şekilde Cumhurbaşkanlığı makamına dönük son derece provokatif bir yaklaşımdır." dedi.
Çelik, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, geçen hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı açıklamalarla ilgili, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in bir değerlendirmesinin olduğunu, Özel'in mealen, "İmam hatipleri ve harbiyelileri karşı karşıya getirmek istiyor." diye açıklamada bulunduğunu söyledi.
"Sayın Cumhurbaşkanı'mızın açıklamalarıyla ilgili, 'imam hatiplerle harbiyelileri karşı karşıya getirmek istiyor' gibisinden bir yaklaşımın son derece provokatif bir yaklaşım, sorumsuz siyaset anlayışının net bir örneği olduğunu ifade etmek isterim." diyen Çelik, şunları söyledi:
"Biliyorsunuz bu değerlendirmeyi yaparken, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın yemin töreniyle ilgili değerlendirmesini, imam hatipler kurultayında yapmasının doğru olmadığını, orada yapmaması gerektiğini ifade ediyor. Devletin başı olarak Sayın Cumhurbaşkanı'mızın gerek siyasi meselelerle, gerek devlet meseleleriyle ilgili hangi mekanda, hangi ortamda bir değerlendirme yapacağına dair herhangi bir kısıtlama yoktur.
Kamu alanını bu şekilde bir takım değerlendirmelerle bölmek, 'şu kamu alanında geçmişte bu kıyafet giyilir, bu kıyafet giyilmez' anlayışı gibi, şu değerlendirmeler bu kamu alanında yapılır, bu değerlendirmeler bu kamu alanında yapılır gibi bir yaklaşım, 28 Şubat kafasıdır. Devletin başı olarak Sayın Cumhurbaşkanı'mızın bulunduğu her ortamda devlet meseleleriyle, siyasi meselelerle ilgili her türlü değerlendirmeyi yapması gayet normaldir."
"Kınanması gereken son derece provokatif bir yaklaşım"
Harbiyenin de imam hatiplerin de milletin değeri olduğunu vurgulayan Çelik, "Asıl bu şekildeki bir değerlendirmeyle Sayın Özel, harbiye ve imam hatip karşılaştırması yaparak, böyle bir zıtlığı kurgulayarak ve bunu Sayın Cumhurbaşkanı'mıza son derece ve mesnetsiz bir şekilde aksederek, son derece sorumsuz siyaset anlayışının bir örneğini ortaya koymuştur." diye konuştu.
AK Parti Sözcüsü Çelik, "Harbiye milletin değeridir, imam hatipler de milletin değeridir. Bunları herhangi bir şekilde karşı karşıya getirme anlayışı, bu kurumlardan yetişen ve memlekete hizmet eden bu milletin çocuklarına haksızlık olduğu gibi aynı şekilde Cumhurbaşkanlığı makamına dönük son derece provokatif bir yaklaşımdır." açıklamasında bulundu.
Çelik, şöyle devam etti:
"Türkiye Cumhuriyeti anayasası ve kanunları çerçevesinde faaliyet gösteren bütün bu kurumlardan mezun arkadaşlarımızın, milletin evlatlarının, çok net bir biçimde bu millete, bu milletin geleceğine hizmet etmek için mezun olduğu açıktır. Cumhurbaşkanlığı makamına dönük olarak 'harbiyeyle imam hatibi karşı karşıya getiriyor' demek, kınanması gereken son derece provokatif bir yaklaşımdır.
Cumhurbaşkanı'mız, devletin başı olarak, harbiyenin üzerindeki hassasiyeti de yüksek bir devlet anlayışına sahiptir, imam hatipler üzerindeki ve diğer başka okullardan mezun olanlar, onların geleceği üzerindeki hassasiyeti de yüksek bir devlet anlayışına sahiptir."
"Siyasi ikiyüzlülük"
Ömer Çelik, Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin, "Sayın Cumhurbaşkanı'mız, adli sürecin bizzat takipçisi olacağını ve bu kişilerin hukuk çerçevesinde gereken cezayı alması için konuyu takip edeceğini ifade ettiler. Partimizde de arkadaşlarımız bütün gelişmeleri hassas biçimde takip ediyorlar." ifadelerini kullandı.
Bakanlar, milletvekilleri ve genel merkezden oluşan bir heyetin Narin Güran'ın mezarını ziyaret edeceğini dile getiren Çelik, şunları kaydetti:
"Bu tip konularda siyasi cümle kurmak, siyasi değerlendirme yapmak son derece yanlıştır. Bu vicdanları yaralayan, vicdanları kanatan ve hepimizin acısı olan bir meseledir. Dolayısıyla buradan bir siyasi sonuç çıkarmaya çalışmak, topyekun belli camiaları suçlamaya çalışmak şeklindeki bir siyasi motivasyon içinde olmak, fevkalade yanlış bir durumdur. Maalesef acıyı paylaşmak yerine doğrudan hükümetimize, partimize dönük olarak bir takım laflar söyleyenler söz konusu oldu. Tabii bunların belli bir siyasi motivasyonla hareket ettiği net bir şekilde görülmektedir. Özellikle de PKK terör örgütünü destekleyen ve Diyarbakır annelerinin yanına bir kere gitmemiş olan, PKK terör örgütünün dağa kaçırdığı küçük kız çocukları hakkında herhangi bir cümle söylememiş olanların, burada Narin'e sahip çıkıyormuş gibi bir tabloyla görüntü vermeleri ikiyüzlülükten başka bir şey değildir.
DEM Parti Mardin Milletvekilinin, Kur'an kurslarını hedef alması da bu ikiyüzlü politik ajandanın bir neticesi olarak gündeme gelmiştir. Yani bütün bu acıyı, bütün bu yanlışı tutup da Kur'an kurslarına saldırmak için bir vesile addetmek, acıyı paylaşmak değildir. Tam tersine siyasi ikiyüzlülüktür, siyasi istismardır."
Bu acının milletin ortak acısı olduğunu belirten Çelik, "Çocuklar konusundaki hassasiyetin, yüksek bir derecede ifade edilmesi, vicdani konularda bu sözlerin dillendirilmesi ve kuşkusuz bu acının paylaşılması her zaman saygıdeğerdir. Ama bunu siyasi istismar konusu yapıp, birtakım kurumlara, birtakım partilere saldırmak için vesile addedenlerin bu acıyla da bir ilişkisi olmadığı açıktır." şeklinde konuştu.
"Narin hepimizin kızı, yüreği olmuştur." diyen Çelik, adli sürecin partisi tarafından hassasiyetle takip edileceğinin altını çizdi.
Kaynak: AA
#ESHAHABER.COM.TREditor : Eshahaber