
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ABD'ye gelecek ay yapacağı ziyarette yüzde 10 gümrük vergisinin kaldırılmasına ilişkin Türkiye'nin beklentisini dile getireceklerini bildirdi.
Bakan Bolat, EXPO 2025 kapsamında bulunduğu Japonya’nın Osaka kentinde gazetecilerle bir araya geldi.
Türkiye'nin Osaka EXPO'suna katılımından büyük onur duyduklarını belirten Bolat, "Çünkü sadece EXPO Milli Günü'müzü değil, aynı zamanda Türkiye Büyük Millet Meclisimizin kuruluşu ve çocuklara hediye edilmiş ilk ve tek uluslararası bayram olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı bir arada kutluyoruz." dedi.
Türkiye ile Japonya arasında 2014 yılında 3,8 milyar dolar olan ticaret hacminin 2024 itibarıyla 5,4 milyar dolar seviyesine ulaştığını aktaran Bolat, yatırım ilişkilerine yönelik de bilgi verdi.
Bolat, Türkiye'nin 2023'te dünya toplam hizmet ihracatından aldığı payın yüzde 1,35'e, sıralamasının ise 21'e yükseldiğine dikkati çekerek, "Önümüzdeki dönemde hem sıralamamızı hem de payımızı daha ileri taşıyacağımıza da şüphem yoktur." diye konuştu.
Uluslararası doğrudan yatırımların Türkiye'ye katkısına işaret eden Bolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ortaya koyulan Türkiye Yüzyılı vizyonunun, Osaka EXPO'sundaki pavilyonun temel ilham kaynaklarından birini oluşturduğunu söyledi.
Bolat, organizasyona katılımı Türkiye'nin kültürel tanıtımının ötesinde, Türk ürün ve hizmetlerini Japon pazarında tanıtmak ve iki ülke arasındaki mevcut iyi ilişkileri daha ileri seviyeye taşımak adına bir kaldıraç olarak gördüklerini dile getirdi.
"ÜLKEMİZİN MENFAATLERİ DOĞRULTUSUNDA TÜM AKSİYONLARI ALIYORUZ"
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bolat, 2023'te son 40 yılda dünya ekonomisinin görmediği kadar çok yüksek enflasyonist süreç yaşandığını, dünya ticaretinin de hem Kovid-19 salgınının en ateşli olduğu dönemde hem de 2023'te azalma kaydettiğini hatırlattı.
Bolat, geçen yıl dünya ticaretinde yüzde 2,7'lik artış olurken 2023'te yüzde 1,1 düşüş yaşandığını anımsatarak, "Bu yıl da yüzde 3'lük artış beklerken yeni dönemde ABD'nin dış ticaret açıklarını kapatmak amacıyla özellikle büyük açık verdiği ülkelere yönelik uygulayacağını açıkladığı yüksek gümrük vergisi artışları ciddi belirsizlik sürecini de beraberinde getirmişti. Bu noktada şu anda ülkelerle müzakere süreçlerine kapı aralandı. Hatta bütün dünya ülkelerine gümrük vergilerinde yüzde 10 artış ilan edilmiştir. Çelik ve alüminyumda yüzde 25'lik artışlar da yapıldı daha önce muafiyet verilen ülkelere. Bunların içinde Japonya da, AB de, Güney Kore de bulunuyor. Bu süreç, dünya borsalarında belirsizlikten kaynaklanan düşüş ve çalkantı meydana getirdi." ifadelerini kullandı.
İlan edilen kararların ya da tedbirlerin kısa süre sonra geri alınabildiğini ya da daha ileriye ötelenebildiğini vurgulayan Bolat, şöyle devam etti:
"Toz dumanın kalkması önemli. Şu anda müzakere, pozisyon alma süreci yaşanıyor. Japonya da kendisi açısından mutlaka bu konuda değerlendirmeler yapıyor. Biz de Türkiye olarak kendi ticaret politikalarımızı ve tedbirlerimizi çalışıyoruz. Gerek ticaret yaptığımız ülkelerle olan diplomasi yoluyla ABD de buna dahil, gerekse Japonya ile olan ticaretimizdeki diplomasi yoluyla çalışmalarımız devam ediyor. Hareketli, dinamik bir süreç. Yani 24 saat teyakkuzda olunması gereken ve 360 derece ticaret diplomasisi çalışması yürütülmesi gereken süreçte biz de Ticaret Bakanlığı olarak, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak, ülkemizin menfaatleri doğrultusunda gereken tüm aksiyonları hem çalışıyoruz hem alıyoruz."
"TÜRKİYE, DÜNYADA TURİST SAYISINDA 4'ÜNCÜ, TURİZM GELIRINDE 6'NCI SIRAYA GELDI"
Bolat, hizmet ihracatına ilişkin soruya yanıt verirken de bu sektörün zaten milli gelir içinde diğer bütün sektörlerden fazla bir pay aldığını bildirdi.
Hizmet ihracatının gerek milli gelirde yüzde 55-56'lık payı gerekse istihdamda yüzde 56-57'lik payıyla büyük önem taşıdığını dile getiren Bolat, "Son 20 senedeki büyük atağıyla da bizim mal ihracatındaki başarımıza adeta o da ortak oldu. Bazı ülkeler zaten ihracat gelirlerini birlikte açıklıyorlar. Biz geçen yıl 377 milyar dolar ihracat geliri elde ettik mal ve hizmetler olarak. Bugün hizmetler ihracatı aşağı yukarı mal ihracatımızın yüzde 38-40'ına geldi. Bu da başta THY olmak üzere hava yolu şirketi, hava yolu taşımacılığı, Karadeniz, demir yolu, lojistik sektörü, turizmle oluyor. Türkiye, dünyada turist sayısında 4'üncü, turizm gelirinde 6'ncı sıraya geldi." bilgisini verdi.
Türkiye ile Japonya arasındaki turizm ilişkilerinde hızlı artış olduğuna dikkati çeken Bolat, Türkiye'den Japonya'ya 50 bin kadar turist geldiğini, bu ülkeden de turist sayısının 134 bine yükseldiğini ve bunun daha artacağını anlattı.
Dünya hava yolu taşımacılığında İstanbul ve Türkiye'nin uluslararası transit merkezi haline geldiğini belirten Bolat, eğitim, sağlık turizmi, yazılım gelirleri, fuarcılık, bankacılık gibi birçok sektörde hizmet ihracatında da büyük başarı sağlandığını, bunu geliştirmek istediklerini, dünya ticaretinde mal ve hizmetleri birlikte büyütme kararlılığında olduklarını söyledi.
"TİCARETİN BİRLİKTE GELİŞTİRİLMESİ" VURGUSU
Bolat, ABD'nin aldığı kararların ardından belirsizlik ortamının dünya ticaretinde kalıcı hasar bırakacağı yönündeki değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine, dönemsel oynaklıklar veya çalkantıların dünya ticaretinin daralması, dünya milli gelirinin daralması anlamına geldiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Bunu fark edecek ülkelerin sağduyuyla tekrar çok taraflı dünya ticaret sisteminin gelişmesi ve kurallarının uygulanması noktasına da gelmelerini temenni ediyoruz. Çünkü herkes kendi içine kapandığı zaman ticaret azalınca, dünyada da fakirleşme meydana gelecek, dünya milli geliri küçülecek. Bu da hiç kimsenin faydasına olan durum değil. Böyle zaman zaman dalgalanmalar olsa da ben dünyada büyüme ve ticaretin birlikte gelişmesinin önemini fark edecek ülkelerin yeniden Dünya Ticaret Örgütü temelinde bu çok taraflı kuralları üstün kılacaklarına inanıyorum."
2008'de yaşanan finans krizi ve yakın dönemdeki Kovid-19 salgınını hatırlatan Bolat, "O dönemde sanki dünyada artık kıyamet kopmuş, dünya sona erecekmiş gibi algı yaşandı. Dünya ekonomisi çift haneli küçülme kaydetti o dönemde özellikle Batılı ülkeler ama bir dönem sonra yine toparlanma sürecine girildi. Bunları aşacağımıza düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
"JAPON İŞ DÜNYASI TÜRK MÜTEAHHİTLİK FİRMALARIYLA İŞBİRLİĞİ YAPMAYA İSTEKLİ"
Bolat, Japonya ile işbirliğine ilişkin de bilgi vererek, Japon iş insanlarının özellikle Ukrayna'nın yeniden imar süreci, Afrika'da ve Asya'daki bazı önemli altyapı ve enerji projelerinde Türk müteahhitlik firmalarıyla işbirliği yapmaya istekli olduklarını bildirdi.
Japonya'nın mühendislik yeteneği ve finans gücüyle Türk müteahhitlik firmalarının üretim kabiliyeti ve kaliteli üretimi birleşince birçok önemli projeye imza atıldığını kaydeden Bolat, "Şu anda dünya müteahhitlik sektörünün gözde ülkeleri olan Suudi Arabistan, Irak, Ukrayna ve tabii Suriye'nin yeniden imarında böyle yeni başarılı işbirlikleri olabilecek. Daha bir hafta 10 gün önce Türkmenistan'da iki büyük proje için Türk müteahhitlik firmaları ile Japon şirketleri arasında konsorsiyum işbirliği anlaşmaları imzalandı." dedi.
Bolat, Japonya ile yapay zeka konusunda işbirliği yapılıp yapılamayacağına ilişkin soruya, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır ve Bakanlığın bu konularda yoğun çalışma içinde oldukları cevabını verdi.
Dünya teknoloji yarışındaki trendleri hem takip etmenin hem de uygulamanın büyük önem taşıdığını vurgulayan Bolat, "Japonya, teknolojide gerçekten çok ileri bir ülke bu anlamda. İnşallah bunu birlikte başaracağız." diye konuştu.
"TÜRKİYE-JAPONYA EKONOMİK ORTAKLIK ANLAŞMASI KONUSUNDA MÜZAKERELER DEVAM EDİYOR"
Bolat, Japonya ile Türkiye arasındaki Ekonomik Ortaklık Anlaşması müzakerelerine ilişkin de bilgi vererek, şu değerlendirmede bulundu:
"Türkiye-Japonya Ekonomik Ortaklık Anlaşması yapma konusunda müzakereler devam ediyor. Bu teknik süreç. Heyetler zaman zaman bu müzakere turlarında bulunuyorlar. Çeşitli sektörler ve ürünler itibarıyla taleplerini ve beklentilerini ortaya koyuyorlar ama bu arada tabii çok çalkantılı süreçler yaşandı. Türkiye'de darbe girişimi süreci yaşandı. Ardından yoğun seçim maratonları yaşandı. Japonya'da da yaşandı. Ve Kovid-19, deprem süreci yaşandı. Bu arada müzakerelere ara verilmek durumunda kalındı. İki taraf karşılıklı olarak pozisyonlarını değerlendirip, müzakere davetinde bulunuyorlar, bir araya geliyorlar. Bunlar tabii bakkalda ya da bir markette ürün alıp verme gibi süreçler değil, önemli süreçler. Hizmetler sektörü, tarım, sanayi ve teknolojik ürünler, bütün bunlar değerlendiriliyor. 12 bin 500 tane ürün var değerlendirilen. O nedenle bizim bu konudaki istekliliğimiz devam etmekte. Teknik heyetler önümüzdeki süreçte yeniden bir araya geleceklerdir."
Japonya ile Türkiye arasında hizmet ihracatı konusunda yapılan temaslara ilişkin sorular üzerine Bolat, Türkiye'nin geçen yıl 61 milyar dolar turizm, 40 milyar dolar lojistik gelirinin olduğunu, bunun içinde hava yolu taşımacılığının ağırlık taşıdığını anlattı.
Eğitim, turizm, sağlık, yazılım geliri dahil toplam 115 milyar dolar hizmet ihracatının yapıldığı bilgisini veren Bolat, "Bizim, Japonya ile hizmetler sektöründe artacak ilişkilerimiz taşımacılık, turizm, eğitim, sağlık turizmi, yazılım, yapay zeka sektöründeki gelişmelere bağlı teknolojik ihracat gelirinde olabilir. Müteahhitlik gelirlerinde olacak. Bu konuda Japon tarafının da Türk müteahhitlik firmalarıyla çalışma konusunda istekliliğini görüyoruz." diye konuştu.
"TÜRKİYE İLE SURİYE GÜÇLÜ EKONOMİK ENTEGRASYONU BAŞARABİLECEK"
Bolat, "Türkiye'nin Suriye'de ticari olarak hangi adımları atacağı ve İsrail saldırıları devam ederken yatırımların nasıl gerçekleştirileceğine" ilişkin soru üzerine, istikrarlı, birliğini sağlamış ve ekonomisini düzlüğe çıkarmış Suriye'nin, hem ülke hem de Türkiye'nin menfaatine olduğunu bildirdi.
Türkiye'nin en uzun sınırının olduğu Suriye'nin, Orta Doğu ve Körfez'e karadan gidiş için en önemli geçiş noktası olduğunu dile getiren Bolat, akrabalık, komşuluk ilişkilerinin yoğun olduğu Suriye'nin, dünyaya yayılmış 325 milyonluk Arap alemine ulaşma noktasında Türkçe öğrenmiş 4 milyon Suriyelinin varlığını dış ekonomik ilişkiler açısından önemli gördüklerini anlattı.
Bolat, Suriye'de güçlü profilleri olan bakanlardan oluşan geçiş hükümetinin kurulduğunu anımsatarak, Türkiye ile Suriye'nin güçlü ekonomik entegrasyonu başarabileceğini dile getirdi.
Suriye'nin kabiliyetli üretim yapısının olduğunu, doğru politikalar, dış yardımların artması, ambargonun kalkmasıyla ülkenin hızla toparlanma sürecine gireceğini vurgulayan Bolat, böylece Türkiye ile Suriye arasında birçok sektörde güçlü entegrasyon sağlanmasının hedeflendiğini, bu konuda da çalışma yapıldığını ifade etti.
"ABD İLE DENGELİ TİCARET İLİŞKİSİ BULUNUYOR"
Bolat, ABD'ye mayıs ayında yapılması planlanan ziyaretinde hangi taleplerde bulunulacağı ve beklentisinin ne olduğuna ilişkin soruya, Türkiye-ABD ilişkilerinin güçlü olduğu yanıtını verdi.
AB'den sonra ABD'nin Türkiye'nin ikinci büyük ticaret ortağı olduğuna dikkati çeken Bolat, bu ülke ile dengeli ticaret ilişkisinin bulunduğunu anlattı.
Bolat, enerji ithalatından dolayı Türkiye'nin geçen yıl 2,5 milyar dolar dış ticaret açığının oluştuğunu anımsatarak, "ABD'nin aldığı tedbirlerde, dış ticaret açığı verdiği ülkeleri öncelemesi tabii bir durum. Bizimle alakalı olarak ABD'nin fazlası var. O anlamda yüzde 10 gümrük vergisinin kaldırılmasını bekliyoruz. Somut talebimiz bu olacak. Yeni dönemde iki ülkenin 100 milyar dolarlık uzun vadede dış ticaret hacmi hedefine ulaşması noktasında Ticaret Bakanlığında, ABD ve Amerika kıtasına yönelik zaten Uzak Ülkeler Stratejimiz yoğun şekilde uygulanıyor. İhracatçı birlikleri, Türkiye İhracatçılar Meclisi, DEİK hep birlikte yeni aksiyonlarla bu dış ticaret hedefine ulaşmaya gayret edeceğiz." diye konuştu.
Eyaletler, sektörler, ürünler bazında çalışmalar olduğunu belirten Bolat, şunları kaydetti:
"Bu yıl ABD'ye yönelik çalışma planlarımızı en az iki katı artışla gerçekleştireceğiz. ABD ile olan ticaret ilişkilerimizde TİFA diye kurumsal resmi yapımız var. Ticaret ve Yatırım Çerçeve Anlaşması. Bunun toplantısı, mayıs ayı ortalarında Washington'da yapılacak. DEİK, Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) yatırım konferansları düzenli yapılıyor. THY, ABD'de 15 destinasyona uçuş yapıyor. Turizmde oldukça iyi bir düzeydeyiz. Geçen yıl 1,4 milyon Amerikalı turist Türkiye'ye geldi. Türkiye-ABD ilişkileri ekonomi cephesinde güçlü performans gösteriyor. Bunun bozulmasını istemiyoruz. Daha da iyiye, yüksek rakamlara çıkarma kararlılığındayız."
#ESHAHABER.COM.TR #haber #gündem #sondakika #news #press #worldnewsEditor : Eshahaber