CNN Türk’te katıldığı Akıl Çemberi programına katılan Psikolojik Harp Uzmanı Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Savunma sanayiindeki yerlilik oranını yüzde 20’lerden yüzde 80’lere gelmesinin tarihi bir başarı olduğunu dile getiren Coşkun Başbuğ, engelleme girişimlerine rağmen AK Parti iktidarının savunma sanayiini getirdiği noktaları anlattı.
"PARTİ İSİMLERİNİ KAPATSAK YÜZDE 100 OY ALIR"
“Kendini Atatürkçü addeden bir takım çevreler var. Ben geriye dönüp bakıyorum. Atatürk’ün bıraktığı mirası tekrar ayağa kaldıran, canlandıran, bize bu gururu yaşatan şu anki siyasi iktidar.” diye konuşan Coşkun Başbuğ sözlerinin devamında şunları söyledi:
“Parti isimlerini kapatsak, yapılacakları da alt alta sıralasak, şunlar olacak hangi partiye oy verirsin desek, inanın yüzde 100’ü şu anki iktidara oy verirdi. Sadece savunma sanayiinde yapılanlar bile bana göre yeterli.
Teknolojiden bahsediyoruz. İnsansız araçlardan bahsediyoruz. Ya hu 10 sene önce ‘İnsansız uçağı uçuracağız’ desek ‘Hadi oradan’ derlerdi. Fantaziydi bunlar 5-10 sene önce.”
MİLGEM PROJESİNİ ÇÖKERTME, MAVİ VATAN'A ÇÖKME HAMLESİ
Milli Gemi projesi MİLGEM’de çalışan Deniz Kuvvetleri’nde bulunan mühendislerin FETÖ'cülerin farkedilmediği dönemde hapse atıldığını aktaran Başbuğ, Mavi Vatan’daki yeraltı kaynaklara çökülmen istendiğini ve MİLGEM projesinin engellenmeye çalışıldığını belirtti. Başbuğ, MİLGEM projesine geri dönen mühendislerin tarihi başarılara imza attığını da sözlerine ekledi.
ERDOĞAN’IN GÖZÜ ÖNÜNDE BİLE DENİYORLAR!
“Yerli savunma sanayiindeki tüm projelerin engellenme riski var mı?” sorusuna çarpıcı bir örnek veren Coşkun Başbuğ, şunları söyledi:
"Asla şüphe etmeyin. Bakın ben size daha yakın bir örnek vereyim. Milli helikopterimizin motor denemesi yapılıyordu. Zannediyorum 1-2 yıl önce. Benim hiç unutmadığım bir karedir. Milletin de hiç unutmaması gereken bir karedir. Helikopter motoru denemesi yapılacak. Bir tören düzenleniyor ve tören televizyonlardan naklen yayınlanıyor. Cumhurbaşkanımız tören yerinde. Projenin başındaki ilgili kişiler yerinde. Motor, bir cam fanus içerisinde. Cumhurbaşkanımız kendi üslubuyla “Hadi bakalım motoru çalıştırın, Ya Allah, Bismillah” dedi, ses yok. Başındaki esas ilgili görevli içeri sesleniyor; 'Evet, çalıştırın motoru.' Mikrofondan şunu söyledi; 'Bu firmayı bize tavsiye ettiler. Bu bir ihanettir motoru çalıştırın' dedi. Arkada ne dönüyorsa, birileri devreye girdi. Motor çalıştı ve olay kapatıldı.
Bakın Cumhurbaşkanı orada, televizyonlar naklen veriyor. Ve orada bile deniyorlar. Şu yaşanmışlık varken 'Bertaraf oldu, geçti. Böyle bir tehdit yok. Bu projeler kim gelirse gelsin, kaldığı yerden devam edebilir' diyebilir misiniz?
ABD’nin Türkiye’ye olan düşmanlığı hep S-400’e bağlanıyor. Asla katılmıyorum. S-400 bir gerekçe, bir bahane. Siz savunma sanayiinde bu projeleri yaptığınız sürece ABD sizinle aynı çizgiye gelir mi? ABD için en büyük tehdit, bizim bu yaşadıklarımız, yaşattıklarımız."