12 Eylül darbesinde 2 kez cezaevine girip işkence gören, 28 Şubat'ta da cezaevinde yatan Refah Partisi eski Milletvekili Şaban Bayrak Sabah'a konuştu.
Bayrak, "12 Eylül'de hedef Necmettin Erbakan hocamızdı, 15 Temmuz'da ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dı. Hala da Erdoğan'ı iktidardan indirmek için uğraşıyorlar. 15 Temmuz darbe girişimi Allah göstermesin başarıya ulaşsaydı, 20-30 yıllık kazanımlarımızın hepsi çöpe giderdi. Memleket Suriye gibi felaketi yaşardı." dedi.
Bayrak, Saadet Partisi'nin bugün izlediği siyaseti de eleştirdi, "Saadet Partisi'nin bu CHP ile 6'lı masada olmasından hiç memnun değilim. CHP ile ittifak yapılabilir ama bu CHP ile değil. 15 Temmuz darbe girişiminde halkın verdiği mücadeleyi itibarsızlaştırmaya çalışan, darbe girişimine 'Tiyatro' diyenler ile ittifakı asla doğru bulmuyorum, esefle kınıyorum." ifadelerini kullandı.
İşte Refah Partisi eski Milletvekili Şaban Bayrak'ın sabah.com.tr'ye yaptığı çarpıcı açıklamalar...
"EŞİM HALA 12 EYLÜL DARBESİNDE YAŞANANLARIN PSİKOLOJİK SIKINTISINI ÇEKİYOR"
12 Eylül'de; 1979 yılında Kayseri'de Milli Selamet Partisi il başkanı iken düzenlenen 1401 Hicri Yürüşü'ne katıldıkları için, dönemin Milli Selamet Partisi Necmettin Erbakan'dan emir alarak devleti yıkıp şeriat düzenini getirmek suçlarından ceza aldığını belirten Şaban Bayrak, gördüğü işkenceleri şöyle anlattı:
12 Eylül'de Milli Selamet Partisinin merkez ilçe başkanlığını yapıyordum. 12 Eylül darbesi yapıldı, 1981'in Ocak ayında bizi de evimizden aldılar, götürdüler. Evimize geldiklerinde oğlum ve kızım küçük; ağlaşıyorlar. Askerler süngü ile gecenin ikisinde eve geldiler. Evi didik didik aradılar, suç unsuru aradılar ve gözümüzü bağlayıp bizi aldılar, gittiler. Eşim hala, bir darbe meselesi gündeme geldiğinde, psikolojik olarak çok sıkıntı çekiyor. Allah bir daha bu millet böyle bir darbe göstermesin. Şimdiki Doğumevi'nin yanında Merkez Komutanlığı Gasilhanesine koydular. Sabahına da Zincidere'ye götürdüler. Orada beni sorguya aldılar, ilk vardığımızda tabi ne olduğunu bilmiyoruz, gözlerimiz bağlı… Tecrite indirdiler, gençler, çocuklar dizili orada… Kimisi eli bağlı, kimisi yerde, beton üzerinde. Dört metreye dört metre bir yer… Sabahleyin bir tencere içerisinde çay geldi, zeytinle ekmek geldi, herkes yedi.
"9 GÜN AÇ SUSUZ VE UYKUSUZ BIRAKTILAR"
Sonra yemek yemeyecek ve uyumayacak insanların listesi geldi. Benim ismimi de okudular. Bu, tam 9 gün devam etti. Duvara asılmış, 60-70 santimetre boyutunca demir borular var, onun üzerine de ipler bağlı, herkes elini ipe geçiriyor, orada bekliyor. Uyku yok, yemek de verilmiyor, sadece su veriliyor. Ama diğerlerine yemek geliyor. Yemek ortaya geliyor, asker kapıda bekliyor biz de öyle bakıyoruz… Sağcı ve solcu gençler de asker görmeden gömleklerinin arasına birer parça ekmek koyuyor ve asker gittikten sonra o birer parça ekmeği bize veriyordu. Bu şekilde tam 9 gün devam etti.
"BİR AY BU ŞEKİLDE İŞKENCE ETTİLER"
Uyumamak ve aç durmak insanı şuursuzlaştırıyor, bizi bu şekilde sorguya aldılar. 9 günden sonra 1 ay işkence yaptılar. Hem falaka, hem çıplak gece dışarı çıkarıp soğuk suda gezdirme… Falaka için yatırıyorlar, ayaklarına tahta bağlayıp vuruyorlar. Ayakların şişip yürüyemez hale geldiğin zaman ayağa kaldırıyorlar, yere su döküyorlar, asker başında 'Zıpla' diyor. Ayaklarınıza kan oturmaması için o suyun üzerinde zıplıyorsunuz. Ondan sonra copla eline vuruyorlar, bu sefer elini yere vurdurarak kanın dağılmasını sağlıyorlar. Bir ay bu şekilde işkence ettiler.
"SÜREKLİ 'EMRİ ERBAKAN HOCA'DAN ALDIM DİYE İMZALA GİT' DİYORLARDI"
1983'ün birinci ayında, aynı davadan dolayı gece yine geldiler evden aldılar. Yine Zincidere'ye götürdüler ve benimle birlikte 4 arkadaş daha getirdiler. Kocasinan Eski Belediye Başkanımız Bekir Yıldız, İl Başkanımız Yusuf Bozkurt, arkadaşımız Mustafa Tekelli ve Macit Gül. Onlar da gelince tekrardan sorguya başladılar. O zaman İran'a uçak kaçıran Ömer Yorulmaz, benim hakkımda bu yürüyüşü yapanın ben olduğumu söyleyerek ifade vermiş. Bütün sorgulama benim üzerimde yoğunlaştı yine ve tam bir ay çok şiddetli bir şekilde işkence gördük. 'Sen Erbakan Hoca'dan şu emri aldın, imzala, çık git' diyorlar. Mahkemeye çıkacağımız güne kadar bu işkence devam etti.
"ÖZAL GELİNCE TAHLİYE OLDUK"
Dört arkadaşımı tahliye ettiler, bana gelince bağırarak, küfrederek 'Tutukluluğunun devamına' dedi. O arkadaşlar bir ay sonra çıktı, ben Zincidere'de 7 ay daha yattım. Bizi Konya Sıkıyönetim Mahkemesi'ne götüreceklerdi. Özal geldi, parti kuruldu, normal hayata dönüldü. Konya'ya gitmedik, Kayseri'de 1. Ağır Ceza'da yargılandık. 7 ay sonra mahkemeye çıktık, çıktığımız ilk mahkemede tahliye olduk, ikinci mahkemede beraat ettik. Çünkü hiçbir suçumuz yok.
"12 EYLÜL'ÜN HEDEFİ ERBAKAN, 15 TEMMUZ'UN HEDEFİ ERDOĞAN'DI"
15 Temmuz hain darbe girişimini değerlendiren Bayrak, "15 Temmuz'da Allah muhafaza başarsalardı bu memleket felaketi yaşardı. Suriye'deki gibi olurdu. Bizim gidecek, sığınacak bir yerimiz de yok. 12 Eylül'den beter olurdu. 12 Eylül'ün hedefi Erbakan Hoca'ydı. 15 Temmuz'un hedefi ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'dı." dedi.
"HALA ERDOĞAN'I İNDİRMEYE ÇALIŞIYORLAR"
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında da Erdoğan'ın hedefteki isim olduğunu söyleyen Bayrak, "15 Temmuz'dan sonra da vazgeçmediler. Hala Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı iktidardan indirmek için çalışıyorlar, şanslarını deniyorlar. Allah, FETÖ'cülere fırsat vermesin." dedi.
"15 TEMMUZ'A 'TİYATRO' DİYENLERLE SAADET PARTİSİ'NİN İTTİFAK YAPMASINA HAYRET EDİYORUM"
Erbakan ile birlikte uzun yıllar büyük mücadele veren isimlerden olan Bayrak, Saadet Partisi'nin CHP ile olan ittifakını da doğru bulmadığını söyledi.
Bayrak şu ifadeleri kullandı:
15 Temmuz hain darbe girişimine 'Tiyatro' diyenin kendisi tiyatro yapıyordur. Milletin üzerine bombalar yağdı, 251 şehit verdik, binlerce vatandaşımız yaralandı. İnsanların üzerlerine bombalar yağdı, Meclis'imiz bombalandı. Buna nasıl 'Tiyatro' denilir. Tiyatro diyerek, milletin destanını küçümsemeye, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar.
Saadet Partisi'nin, 15 Temmuz'a 'Tiyatro' diyenler ile ittifak yapmasından memnun değilim, doğru bulmuyorum. Hayret edilecek şey.
"SAADET DOĞRU YOLDA VE YERDE DEĞİL"
Saadet Partisi'ni izlediği siyaset nedeniyle eleştiren Bayrak, sözlerine şöyle devam etti:
Saadet Partisi, doğru yolda ve yerde değil. Nasıl darbeye 'Tiyatro' diyenler ile bu yolda hareket eder. 6'lı masada Saadet Partisi'nin ne işi var? Gerçekten hayretler içerisindeyim. Bu durumdan esef duyuyorum.
"CHP İLE İTTİFAK YAPILIR AMA BU CHP İLE YAPILMAZ"
CHP'nin son zamanlarda izlediği siyasetin daha da sorunlu ve tehlikeli bir hal aldığını vurgulayan Bayrak, "Memleketi felakete götürecek şekilde hareket ediyorlar. CHP ile ittifak yapılmaz demiyorum. CHP ile ittifak yapılabilir ama bu CHP ile yapılmaz. Erbakan Hoca da, Kıbrıs Barış Harekatı sırasında CHP-MSP koalisyonunda bu harekata destek vererek ittifak yaptı. Ama bu başka bir şey. Ben şu an izlenen siyaset ile CHP-Saadet Partisi ittifakını doğru bulmuyorum." dedi.
"6'LI MASA YARIN DAĞILIR"
6'lı masanın uzun süre ittifak edemeyeceğini öngördüğünü ifade eden Bayrak, "Ben 6'lı masanın yarın dağılacağını düşünüyorum. Kemal Kılıçdaroğlu, aday olmak istiyor. 'Ben adayım' dediği zaman ittifak devam etmez. Ali Babacan, daha önce kendi partisi ve logosu ile seçime gireceğini söylemişti. Saadet Partisi, kendi adayı ile gireceğini de söyleyemedi. Bence bu masadaki partiler 6'lı masa dedikleri ittifak ile reklamlarını yapıyor. Bunun için bir araya geldiler. Bu masa Cumhurbaşkanı adayı belli olunca dağılır." ifadelerini kullandı.
"MİLLET ENAYİ Mİ, GÖRMÜYOR MU?"
HDP'nin, 6'lı masaya dışarıdan destek verdiğini herkesin bildiğini söyleyen Bayrak, bu durumun saklanmaya çalışılmasının komik olduğunu belirtti.
Bayrak, "Ortada büyük bir hile var. HDP'yi masaya almıyorlar ama HDP ile ittifak yapıyorlar. Kılıçdaroğlu'nun HDP'nin oylarına ihtiyacı var. Bu adamların HDP'yi hala saklamaya çalışmalarına hayret ediyorum. Millet enayi mi? Yaptığınızı görmüyor mu? Belediye seçimlerinde, büyükşehirlerde HDP'nin kimleri desteklediğini, nerelerde aday çıkarmadığını gördük. HDP'nin kime destek verdiği, kiminle yol yürüdüğü ortada." dedi.
"HDP'YE NE VAAT ETTİLER NE VERECEKLER?"
HDP'nin desteği karşılıksız vermeyeceğini söyleyen Bayrak, "HDP'ye ne vaat ettiler, ne verecekler? HDP bedava destek verecek değil. Kendileri de bunu söylüyor zaten." diye konuştu.
"ALLAH MUHAFAZA KAZANIRLARSA HDP'YE BAKANLIK VERİRLER"
Saadet Partisi'nin HDP'nin olduğu oluşumda yer almasının yanlış olduğuna bir kez daha dikkat çeken Bayrak, "HDP'nin desteğinin bir karşılığı olacak. Allah muhafaza kazanırlar da, iktidar olurlarsa, HDP'ye bakanlık verirler. HDP, bir şeyler koparacaktır. İBB'de verdikleri desteğin karşılığını aldılar. Birçok PKK'lı İBB'de çalışırken tespit edildi. Yine HDP'liler de İBB çatısı altında yer alıyor." dedi.