Lübnan'da sözleşmeli öğretmenlerden "maaşlara zam" protestosu

Kamu kurumlarında çalışan yüzlerce sözleşmeli öğretmen, başkentteki Başbakanlık binası önünde bir araya geldi.

Maaşlara zam yapılmasını, kadroya alınmayı ve yaşam şartlarının iyileştirilmesini isteyen öğretmenler, "Öğretmenin onuru, ülkenin onurudur. Eğitim Bakanı, sana eğitim verenlerin hakkını unutma." yazılı dövizler taşıdı.

Resmi Eğitim Sözleşmeliler Birliğinin çağrısıyla düzenlenen gösteri devam ederken, Başbakanlık'ta Necib Mikati başkanlığında eğitim sektöründe iyileştirmelerin görüşüldüğü ulusal istişare toplantısı yapıldı.

BAŞBAKAN MİKATİ'DEN "ELİMİZDE SİHİRLİ DEĞNEK YOK" ÇIKIŞI

Başbakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre Mikati, istişare toplantısı sırasında ellerinde eğitim sorunlarını bir anda çözebilecek sihirli bir değneğin olmadığını belirtti.

Bütçenin en acil konular dışında hiçbir harcamaya tahammülü olmadığına işaret eden Başbakan Mikati, bu zorlu dönemi en az hasarla atlatmak için öğretmenlerin ve akademisyenlerin hükümetle iş birliği yapması çağrısında bulundu.

Sözleşmeliler Birliğinden yapılan yazılı açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı:

"Hükümet, memur ve emeklilerin maaşlarını yeniden gözden geçirmeli, maaşlar enflasyon ve zamlar oranında artırılmalı, memurlara ve dar gelirlilere yeni vergiler yüklenmemeli."

 LÜBNAN'DAKİ EKONOMİK KRİZ

Lübnan, özellikle 2019'dan bu yana ciddi bir ekonomik krizle mücadele ediyor.

Merkez Bankasındaki dolar likidite sorunu ve döviz rezervlerinin erimesi, ülkede başka ciddi krizlerin de patlak vermesine yol açtı.

Dolardaki artış ve Lübnan Merkez Bankasının sübvanseyi kaldırmasıyla birlikte Haziran 2021'den bu yana akaryakıt fiyatlarında ciddi artış yaşanıyor.

Ülkedeki ekonomik krizden önce asgari ücret yaklaşık 440 dolar civarındayken bugün, Lübnan lirasındaki değer kaybı nedeniyle 30 doların altına kadar düştü.

Birleşmiş Milletlerin 1 Temmuz 2021'de yayımladığı değerlendirme raporunda, Lübnanlıların yarısından fazlasının yoksulluk sınırı altında yaşadığı, yaşam şartlarının 1975-1990 yıllarındaki iç savaş döneminden bile daha kötü olduğu vurgulanmıştı.